Bu adama ona hayatının fırsatını verdiğimi söyler misin? | Open Subtitles | هلا أخبرتي هذا الرجل أني أعرض عليه فرصة العمر، أتسمعني؟ فرصة العمر |
Ben buradan sana hayatının fırsatını verdim ve sen uzlaşmayı bilmediğin için bunu berbat ettin. | Open Subtitles | أعطيتك فرصة العمر وأنت أضعتها لأنك لم تعرف كيف تصل إلى تسوية |
Bugün ördek köyü yapmamda bana yardım etmeyerek hayatının fırsatını kaçırmayı hiç istemeyen var mı? | Open Subtitles | من الذي سيكره ان تفوته فرصة العمر بإن لا يساعدني في بناء قرية للبطات ؟ |
Minnettarlığımın naçizane bir sembolü olarak sana hayatının fırsatını sunmak isterim. | Open Subtitles | كدليل على تقديري المتواضع، أودّ أن أعرض عليكَ فرصة العمر. |
Sana hayatının fırsatını tanıyorum. | Open Subtitles | سأعقد معك صفقة العمر. |
Minnettarlığımın naçizane bir sembolü olarak sana hayatının fırsatını sunmak isterim. | Open Subtitles | كدليل على تقديري المتواضع، أودّ أن أعرض عليكَ فرصة العمر. |
Sana hayatının fırsatını verdiğini söylüyor. | Open Subtitles | يقول بأنها فرصة العمر |
Sana hayatının fırsatını verdiğini söylüyor. | Open Subtitles | يقول بأنها فرصة العمر |
Joan, hayatının fırsatını kaçırıyorsun. | Open Subtitles | أنت ترفضين فرصة العمر |
Sana hayatının fırsatını teklif ediyorum. | Open Subtitles | أعرض عليك فرصة العمر |
Ziya'ya hayatının fırsatını teklif edeceğim. | Open Subtitles | سأعرض على (زيا) صفقة العمر |