Yakın zamana kadar hayatın güzel olduğunu düşünüyordum; şimdi ölmek istiyorum. | Open Subtitles | قبل مدة وجيزة كنت أعتقد أن الحياة جميلة, أما الآن فأرغب بالموت |
Bana hayatın güzel olduğunu ve cesur olmam gerektiğini söyleyeceksin ve ben de "evet, evet, evet," vs. vs. diyeceğim. | Open Subtitles | ستقول لي أن الحياة جميلة ويتوجّب عليّ أن أكون شجاعة وسأقول ".. |
Fırtınadan sonra, hayatın güzel olduğunu söyleyemezdim ama hâlâ tüm ümidim, rüyamdaki o Eskimo çocuğunun şu kapılardan birinden fırlayıp, beni kucaklamasıydı. | Open Subtitles | بعد العاصفة، لم أستطع القول أن الحياة جميلة ولكن كل ما تمنيته هو أن فتى الإسكيمو من حلمي... أن يأتي راكضاً من أحد هذه الأبواب ويعانقني... |