Ben hayatta kalırsam... | Open Subtitles | ...إذا خرجت من هنا على قيد الحياة |
Ben hayatta kalırsam... | Open Subtitles | ...إذا خرجت من هنا على قيد الحياة |
Ben hayatta kalırsam Laila ile Fas'a giderim. | Open Subtitles | ...إذا خرجت من هنا على قيد الحياة (سوف أذهب إلى المغرب برفقة (ليلى |
Eğer hayatta kalırsam ki çok zor muhtemelen şu anda yapmakta olduğumu yapmaya devam edeceğim. | Open Subtitles | إن نجوتُ وتلكَ إحتماليةٌ ضئيلة{\pos(190,200)} فعلى الأكثر إنني سأُواصل فعل ما أفعله{\pos(190,200)} |
Eğer hayatta kalırsam. Orada canım yanabilirdi. | Open Subtitles | أن بقيت على قيد الحياة من الممكن أن أتأذى هناك |
hayatta kalırsam şayet, her kaldırımı taşını tek tek öpeceğim. | Open Subtitles | سأقبل كل رصيف و سأشكر كل درجة سلم ان بقيت على قيد الحياة |
Eğer hayatta kalırsam insanların hadımlara boyun eğmesi için beni kullanarak Wudang'ı ve dünyayı tehdit edebilirler. | Open Subtitles | اذا بقيت على قيد الحياة بوسعهم استخدامي لتهديد ودانغ والعالم اجبارهم على الانصياع |
İkinci tedaviyi uygular ve hayatta kalırsam ama senin ve Liv'in ve hatta kendimin kim olduğunu hatırlamazsam ne anlamı kalır? | Open Subtitles | اسمع، إذ تناولت العلاج الثاني، و بقيت على قيد الحياة لكن لم أعد أعلم من تكون، أو من تكون (ليف)، وما لم أعرف من أكون، فما المغزى؟ |