ويكيبيديا

    "hayattaymış" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • حيّة
        
    • وعاشت حياتها
        
    • كانت حية
        
    • كانت على قيد الحياة
        
    • حيا عندما
        
    • حية عندما
        
    ...bu yüzden büyük olasılıkla, bu olduğu sırada hayattaymış. Open Subtitles لذا أكثر الإحتمال، كانت حيّة عندما حَدث هذا
    Evvel zaman önce, bu küçük ayı hayattaymış. Open Subtitles منذ وقتٍ طويل، هذا الدُبّة الصغيرة كانت حيّة
    Öldüğünde seni yeniden hayattaymış gibi hissettiren tek kişi oydu. Open Subtitles ولمّا مُتِّ، كان الوحيد الذي وسعه أن يشعرك بأنّك حيّة مجددًا
    hayattaymış çünkü babasının sözlerine kulak verip korku ve karanlık içerisinde sıradan bir şekilde yaşayıp gidiyormuş. Open Subtitles كانت حية لأنها استمعت لوالدها وعاشت حياتها بنظام روتيني وفي الظلام والرعب
    - Demek ki çerçeve üstüne düşüp köprücük kemiğini kırdığında hayattaymış. Open Subtitles مما يعني أنها كانت حية عندما وقع الإطارة وسحق عظم الترقوة
    Morardığına göre bu darbeleri alırken hayattaymış. Open Subtitles اللون الأرجواني يعني كانت على قيد الحياة طوال تلك المدة
    Paul Montgomery sürüklendiğinde hayattaymış. Open Subtitles بول مونتغومري كان حيا عندما تم جره
    hayattaymış ve her şey yolundaymış. Open Subtitles لقد إتّصلت بزوجها . قائلة بأنّها حيّة تُرزَق و من نبرة صوتها تبدو بخير
    Filmin başında ölüyor ve iki genç çalışanı onu hazırlayıp, tüm hafta sonu hayattaymış gibi gösteriyorlar. Open Subtitles وهي تموت في بدايته وبعد ذلك موظّفاها الشابان أسندوها إلى دعامة وتظاهروا أنها حيّة
    Kafası kesilirken hâlâ hayattaymış. Open Subtitles كانت لا تزال حيّة عندما قطعوا رأسها
    Ama suya gömüldüğünde hayattaymış. Open Subtitles لكنّها كانت حيّة عندما أُلقيت في الماء.
    Evet, bu video çekildiğinde hayattaymış fakat ne kadar süre boyunca olduğunu... Pardon. Open Subtitles كانت حيّة حين صُوِّر هذا المقطع، لكننا نجهل حتام...
    hayattaymış çünkü babasının sözlerine kulak verip korku ve karanlık içerisinde sıradan bir şekilde yaşayıp gidiyormuş. Open Subtitles كانت كذلك لأنها استمعت لوالدها، وعاشت حياتها في رتابة، وظلام، وخوف
    Yani rahmini alırken hala hayattaymış. Open Subtitles اذن كانت حية عندما قام بإجراء استئصال الرحم
    Annem kayboluktan iki yıl sonra hala hayattaymış. Open Subtitles لقد كانت على قيد الحياة على الأغلب لسنتين بعد ان اختفوا
    Cassidy'nin ekibi o binaya girdiğinde Yezit hala hayattaymış. Open Subtitles (يزيد) كان مايزال حيا عندما دخل فريق (كاسيدي) إلى المبنى.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد