Bazen bizi birbirimize bağlayan şeyler bırakmaya hazır olmadığımız şeylerdir. | Open Subtitles | أحياناً الأشياء التي تربطنا معاً هي أشياء لسنا مستعدين لتركها |
Yani önümüzdeki yıllara baktığımızda bence gerçekten hazır olmadığımız şeyler göreceğiz. Bizi şaşkına çevirecek şeyler göreceğiz. | TED | لذلك أثناء تطلعنا إلى السنوات والعقود القادمة، أعتقد أن هذا يعني أننا سنرى أمورَّا لسنا مستعدين لها حقًا. |
Ve açıkça hazır olmadığımız... ilişkiler yaşamamıza sebep olandır... | Open Subtitles | وتدفعبناإلىالعلاقاتالغرامية.. والتي من من الواضح أننا .. لسنا مستعدين لها |
Sadece düşündüm ki henüz hazır olmadığımız bir sürü soruya neden olacaktı. | Open Subtitles | لا أدري اعتقدتُ فقط أنه سيثير عدة أسئلة لسنا مستعدين لها |
Hiç hazır olmadığımız anda, burada olabilir. | Open Subtitles | اخشى ان لم نكن مستعدين ان يباغتنا |
Bu da henüz hazır olmadığımız bir şaka türü. | Open Subtitles | و هذا النوع من المزاح لسنا مستعدين له بعد |
Sadece hazır olmadığımız bir şeye girişmek istemiyorum. | Open Subtitles | لااريد ان اقفز لشيء لسنا مستعدين له |
Ama hazır olmadığımız bir savaş yaklaşıyor. | Open Subtitles | ثمّة معركة قادمة لسنا مستعدين لها. |
Ratchet, hazır olmadığımız açıkça görülüyor. | Open Subtitles | (نحن بوضوح لسنا مستعدين لهذا، يا (راتشيت |
Hiç hazır olmadığımız anda, burada olabilir. | Open Subtitles | اخشى ان لم نكن مستعدين ان يباغتنا |
Ailelerimizin çıktığımızı bilmeleri için hazır olmadığımız zaman onun yaptığı gibi, senin Dan ile yeni ilişkilerini sakladığın gerçeğini. | Open Subtitles | " انك كنتى تحمين علاقتها الجديدة بـ" دان كما فعل هو لنا عندما لم نكن مستعدين لمعرفة عائلتى اننا نتواعد |