Biz konuşurken ailem havaalanında bekliyor ve evlendiğimizi görmeye hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | عائلتى قد تكون فى المطار بينما نتكلم يستعدون للقدوم إلى هنا لرؤية الزفاف |
Gece yaklaştıkça uzun yolculuklarının ödülünü toplamaya hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | بينما يقترب المساء، يستعدون لحصد ثمرة سفرهم الطويل. |
Sizin yetkiniz altında, bireysel toplanmaya ve sivil bir savunma tahliyesi sağlamaya hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يستعدون للدخول وسط المجتمعات السكنية وتنشيط الدفاع المدني كما أمرت |
Atmosfere giriş çıkışları kapattılar, gezegeni pişirmeye hazırlanıyorlar. Ortaya çıktılar. | Open Subtitles | لقد غطوا الغطاء الخارجي والان يتجهزون لحرق الكوكب |
Bir şeye hazırlanıyorlar ve bizi izlediklerini bilmemizi istiyorlar. | Open Subtitles | انهم يخططون لشيء ما ويريدوننا ان نعرف انهم يراقبوننا |
Ruslar, bizi Çinlilerin FB alt-devre kartının çalınmasına izin vermekle suçluyorlar ve bize karşı misilleme yapmaya hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | الروس يلوموننا علي السماح للصينيين بسرقة اللوحة الكهربية وهم يستعدون للثأر منا |
- Ateş açmaya hazırlanıyorlar komutanım. - Koordinatlar hala yükleniyor. | Open Subtitles | انهم يستعدون لاطلاق النار سيدى - تمسك بتلك الاحداثيات - |
Onları tutuklamak için hazırlanıyorlar. Herşey bitti. | Open Subtitles | وإنهم يستعدون للقبض عليهم لقد انتهى الأمر |
Gecenin yaklaşmasıyla beraber uzun yolculuklarının semeresini almak için hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | بينما يقترب المساء، يستعدون لحصد ثمرة سفرهم الطويل. |
Şu anda, dünyanın en iyi 30 suikastcısı muhteşem bir spora hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | في هذه اللحظة بالذات، أفضل 30 قاتل في العالم يستعدون للحدث الرياضي النهائي |
Fransada ise genç kazlar ilk uçuşu için hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | صوت المزمار مرة اخرى في فرنسا, الإوز الصغار يستعدون لأول طيران. |
Aldığım bilgiler bana gösteriyor ki Almanlar farklı savaş tipine hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | المعلومات التي تلقيتها توحي لي أن الألمان يستعدون لنوع مختلف من القتال. |
Hayvan uzmanları, rakun diyabetinin patlak vermesi için hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | و خبراء الحيوانات يستعدون لتفشي مرض السكري لدى الراكون. |
Ya da uzay istasyonunda gitmeye hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | أو بإحدى المحطات الفضائية يتجهزون للذهاب إليه |
Uzun süreli bir kuşatmaya hazırlanıyorlar. En iyi hamleleri sabırla beklemek olacaktır. | Open Subtitles | إنهم يخططون للمدى البعيد, وبما أننا مُصابون أفضل حركاتهم هي الصب |
80 kişi, çoğunluğu gençlerden oluşuyor, 40 metreye dalmak için hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | ثمانون رجلاً , الكثير منهم مازالوا مُراهقين يتحضرون الى الغوص بعمق 40 مترا ً |
Aslında bundan sonra yapmaya hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | في الحقيقة، هو الذي هم يستعدّون ليعملون قادمون. |
İlkbaharda hayvanlar güneyden gelerek erimeyle ortaya çıkacak olan zengin otlar için hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | ،في كل ربيع ترحل الحيوانات من الجنوب كي تستعد لقدوم المراعي الغنية التي سيميط ذوبان الربيع اللثام عنها |
Bunlar yaşanırken, aynı gün içerisinde kasaba halkı birkaç hafta önce feci bir şekilde katledilen Kettering'li genç kız Chloe Halloway'i son yolculuğuna uğurlamaya hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | .... كل هذا فى نفس اليوم... الذي يستعد فيه الأهالي لتوديع |
Şu an ise, Jedi'lar, Ayrılıkçı uzayının merkezine girerek, Üstat Piell'i, Kale adıyla bilinen ölümcül hapishaneden kurtarmak için gizli bir göreve hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | الان الجاداي يستعدوا لمهمة تسلل فى قلب فضاء الانفصاليين لينقذوا السيد بيل من السجن المميت المعروف ب القلعة |
SG-1 ve 3 gitmek için geçit odasında hazırlanıyorlar, ve... | Open Subtitles | اس جي 1 و 3 في غرفة البوابة يحضرون للركوب , و |
Bu akşam başka baskınlara hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | يجهزون لمزيد من الهجمات الليلة |
Çok güçIü bir patlayıcı olan RDX içeren bir saldırıya hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يعدون لهجوم بإستخدام "آر دي إكس" -و هي متفجرات قويه للغايه |
Bak, şu anda bir baskın için hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | اسمع، إنّهم يعدّون العدّة لمداهمة في الوقت الآني |
Zannedersin ki birini gömmeye hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | هـلّ تعتقدون بأنّهم يستعدّان لدفن شخص مـا |
Hep yiyecek arayışındaki Nanook'la ailesi .denizdeki fokluk alanları aramaya başlamak üzere hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | حزم أغراض التخييم، (نانوك) وعائلته في سعيٍ دائم وراء الطعام، يتحضّر من إجل الانطلاق إلى مناطق الفُقَم في البحر. |
Yukarıda hazırlanıyorlar. | Open Subtitles | انهما بالأعلى يستعدان |