ويكيبيديا

    "hef" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • هيف
        
    • هاف
        
    Hef ile biraz takıldım ve bir şey fark ettim. Open Subtitles انا كنت لسة بحكي مع هيف و فهمني حاجة تايهة عني
    Her koşulda, bu hafta gerçekleşmek zorunda çünkü Hef pijama partisi için Chicago'ya geri dönüyormuş. Open Subtitles على أي حال، سيكون هذا الأسبوع، لأنّ هيف سيعود إلى شيكاغو يوم الجمعة. لحفل بيجامة زميل اللعب.
    Yatırımcıyla görüşmeni bu geceye aldım Virginia çünkü Hef saat 9'da müsait olacakmış. Open Subtitles لقد رتّبت لاجتماع المُستثمرين لهذه الليلة يا فرجينيا، حيث أنّ أقرب فرصة مناسبة مع هيف كانت في الـ09: 00 مساءاً.
    Umarım Hef bu hafta sonu doğum günü partimde bana iyi haberi getirir. Open Subtitles وأتمنى أن يخبرني هاف بالأخبار السعيدة في حفلة عيد ميلادي
    Shelley'e o mektubu bizim yazdığımızı Hef'e söylemeyeceksin. Open Subtitles إياك أن تخبر هاف من أننا كتبنا تلك الرسالة إلى شيلي
    Hef kızların tekerleklerinin olması fikrini eğlenceli buluyor ama parkelere son kat boyası atacak birini bulamıyor. Open Subtitles هيف يعتقد أنّه أمر ماتع أنْ تتحرك الفتيات على دحروجات ولكنّه لم يعثر على شخص يقوم بتجديد الأرضيات الخشبية.
    Herhangi bir suretle teklifimin önemi azalmayacak, Hef. Open Subtitles هذا لن يقلل بأي شكل من الأشكال، ما سأقدمه يا هيف.
    Bence Hef şu makale işinin iyi bir fikir olduğunu düşünüyor. Open Subtitles أعتقد أنّ هيف يشعر أنّ العمود فكرة جيّدة.
    Bütün bunlar nerede sona eriyor ve gerçek Hef nerede başlıyor? Open Subtitles متى يُمكن أنْ يتوقف كل هذا ويبدأ هيف الحقيقي؟
    Burada olduğumuz için çok heyecanlıyız, Hef. Open Subtitles إنّنا نشعر بسعادة غامرة لوجودنا هُنا يا هيف.
    Ama az önce Hef'in ofisinden bir telefon geldi ve haberler iyi. Open Subtitles لقد تحدّثت للتو مع مكتب هيف وتلقيت خبراً سارّاً.
    Hef ile tanıştım. Benimle konuştu. Sanırım bir aşama kaydettim. Open Subtitles انا قابلت هيف و حاسس اني اتغيرت
    Hef bir Chicago Tavşanı'nın derginin kapağına çıkmasını istiyormuş! Open Subtitles هيف" يريد أن تكون أرانب شيكاغو على غلاف المجله "
    Görünüşe göre katılmışsın ve Hef seni ilk 5'e soktu. Open Subtitles على مايبدو أنك دخلتي و (هيف) وضعك في الـ5 الأوائل
    A) Sen Hef'in yeni altın kapak kızısın ve kapak kızları kovulmazlar. Open Subtitles أولاً: أنتِ فتاة (هيف) الذهبية التي على الغلاف وفتيات الأغلفة لا يطردون
    Hadi. Hef yaşlıdır ama çita gibi hızlıdır. Open Subtitles والآن دعنا نذهب ، "هيف" كبير في العمر لكنه يستطيع التحرك مثل الفهد
    Hef gibi zaman içinde gelişmiş bir adam bile senin hangi kutuya sığacağını bulmakta zorlanıyor. Open Subtitles حتى بالنسبة لرجل ببراعة هيف سيجد صعوبة في... معرفة ما هو الصندوق الذي يلائمك.
    Hef'in ne düşündüğünü bilmem için onu görmeme, duymama hatta onunla aynı odada durmama bile gerek yok. Open Subtitles إنّني لست بحاجة لرؤية وسماع هيف، حتى أنْ أكون في نفس الغرفة مع هيف لاستشعر... ما يفكر فيه.
    Eğer bu Hef ise, bir kere göz kırp. Eğer Hef değilse, iki kere göz kırp. Open Subtitles لو انت هاف ارمش بعينك مرة لو انت لست هاف ارمش مرتين
    Hef ile konuşmam gerek, belki kalmama izin verir. Open Subtitles سأتكلم مع هاف وربما يجعلني أبقى
    Sevgili Hef, herşey işe yaradı! Open Subtitles عزيزي, هاف , كل شيء يسير بشكل جيد

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد