Herkesin iyi davranmasını ümit et, çok iyi davranmasını onlar da oğlunu hapse atsın ve uğruna çalıştığın her şeyi yok etmeye çalışsınlar. | Open Subtitles | وتأمل أن يتصرف الجميع بلطف ، بلطف شديد بينما يقومون هم برمي إبنك في السجن ويحاولون تدمير كل شيء قد عملت من أجله |
Söyler misiniz, her şeyi yok etmeye dair bir plan olduğu doğru mu? | Open Subtitles | الآن قل لي، هل هذا صحيح ... حول خطة تدمير كل شيء |
Değer verdiğimiz her şeyi yok etmeye çalışıyor. | Open Subtitles | ويحاول تدمير كل شيء نحبه ونهتم به |
İşin garibi, Özgürlük onunla ilgili her şeyi yok etmeye çalışsa bile hâlâ o gerçekmiş gibi geliyor. | Open Subtitles | (والشيء المضحك، حتى مع ان (ليبر 8 تحاول تدمير كل شيء قد يوصلني اليه ولكن بطريقة ما اشعر ان هذا ممكن |
Song, değer verdiğimiz, kıymetli bulduğumuz her şeyi yok etmeye kendini adamış. | Open Subtitles | سلالة (سونج) قد عقدوا العزم على تدمير كل شيء نُعزّه ونُقدّره |