Bay Herreshof'a söyleyin, hiç de memnun değilim. Söylerim ama umrunda olmayacaktır. | Open Subtitles | أخبر السيد (هيرشوف) أني غير مسرور - سأخبره، ولكنه لن يهتم - |
Herreshof bankanın başındaki adamdı. Güvenlik duvarı koydu böylece her şeyi inkar edebilecekti. | Open Subtitles | (هيرشوف) رئيس البنك وضع نظام حماية حتى يمكنه انكار أي شيء |
Hayatımı düzeltin, yoksa Princefield'i, ...Herreshof'u, McClaren'i... lanet olası her birinizi deviririm. | Open Subtitles | أمن لي حياتي في المستقبل، وإلا سأطيح بـ(برنسفيلد)، (هيرشوف)، (مكلارين) وكل واحد منكم |
Sizin ve Bennett Herreshof'un ne işler çevirdiğiniz umrumda bile değil. Tek umrumda olan davam. | Open Subtitles | لا يهمني ما تنوي أنت والسيد (هيرشوف) فعله كل ما أهتم به هو قضيتي |
Eminim Bay Torben'in Princefield Bankası'nın CEO'su Bennett Herreshof ile finansal bir ilişkisinin olduğunu keşfetmişsinizdir. | Open Subtitles | بالتأكيد إذن اكتشفت أن للسيد (توربون) علاقة تمويلية (مع (بينيت هيرشوف) المدير التنفيذي لبنك (برنسفيلد |
Açıkça, 25 yıl önce, Helmut Torben Bennet Herreshof tarafından yürütülen koruma fonunun finansörlerini güvence altına aldı. | Open Subtitles | (على ما يبدو، أنه منذ 25 سنة قام (هيلميت توربون (بتأمين تمويل صندوق استثماري يديره (بينيت هيرشوف |
Torben'in Herreshof ile bir ilişkisinin olduğunu biliyor muydun? | Open Subtitles | هل كنت تعلم أن (توربون) على علاقة بـ (هيرشوف)؟ |
Herreshof ne yapmak üzere olduğunuzu nereden biliyordu? | Open Subtitles | كيف علم (هيرشوف) ما كنتما تفعلانه؟ |
Ya Torben ve Herreshof'u sorarsa? | Open Subtitles | وماذا لو سألت عن (توربون) و(هيرشوف)؟ |
Yine de ben Torben ve Herreshof ile ilgileniyorum. | Open Subtitles | (ومع ذلك، أنا مهتمة بـ(توربون) و(هيرشوف |
Bay Herreshof ile ilgili olanlar ne olacak? | Open Subtitles | ماذا عن مراسلاتها مع السيد (هيرشوف)؟ |
Bennett Herreshof seninle bir çeşit anlaşma yapmış olmalı. | Open Subtitles | لقد عقد (بينيت هيرشوف) صفقة ما معك |
Bay Herreshof'a memnun olmadığımı söyle. | Open Subtitles | أخبر السيد (هيرشوف) أني غير مسرور |