| Aklına gelebilecek en korkunç şekilde öldü, hezeyan nöbeti denilen bir şekilde. | Open Subtitles | لقد توفي بأسوء طريقة ممكن أن تتخيليها "بمرض يسمى بـ"الهذيان الإرتعاشي |
| Şanslıysan hezeyan başlıyor, yani için erirken çok bir şey anlamıyorsun. | Open Subtitles | إذا كنت محظوظاً ... الهذيان سوف يتدخل لذلك لا يمكنك أن تميز كثيراً بينما أنت تعوم داخل سائل |
| Tazi projesi. Kullanicilarini inanilmaz derecede kolay ikna edilebilir hale getiren, yeni bir hezeyan yaratici ilac. | Open Subtitles | مشروع "هاوند" مخدر جديد للهذيان والذي يسبب لمستخدميه خيالات لاتصدق |
| Tazı projesi. Kullanıcılarını inanılmaz derecede kolay ikna edilebilir hale getiren, yeni bir hezeyan yaratıcı ilaç. | Open Subtitles | مشروع "هاوند" مخدر جديد للهذيان والذي يسبب لمستخدميه خيالات لاتصدق |
| Sizi dokuz aylık hamile karınızdan boşanabileceğinize ve onu Beyaz Saray'dan atıp metresinizle birlikte yaşayabileceğinize inandıracak kadar büyük bir hezeyan yaşıyor olabilir misiniz acaba? | Open Subtitles | ربما تعاني من هذا. أنت متوهم وتعتقد أنه بينما لا تزال رئيساً |
| hezeyan geçiriyorum sanki. | Open Subtitles | أشعر بدوخه |
| Sonlara doğru hezeyan geçirmiş, kalbi iflas etmiş olmalı. | Open Subtitles | اقترب من النهاية ، يبدو أنه كان يهذي الى غاية توقف قلبه |
| Alkolik değil, hezeyan falan da geçirmiyor. | Open Subtitles | كلّا, إنه ليس هذيان و ليس ثمل |
| Acaba hezeyan içerisinde miyim? | Open Subtitles | هل جائني إحساس بأنَّ الهذيان |
| ki hezeyan dediğimiz şeyi tetikler. | Open Subtitles | "والذي يؤدي لما نسميه "الهذيان |
| Halusinojenik veya hezeyan yaratici turde bir ilac. | Open Subtitles | مسببات للهذيان أو نوع منها |
| Halüsinojenik veya hezeyan yaratıcı türde bir ilaç. | Open Subtitles | مسببات للهذيان أو نوع منها |
| hezeyan yaratıcı. | Open Subtitles | دواء للهذيان |
| hezeyan geçiriyorum sanki. | Open Subtitles | أشعر بدوخه |
| Tüm içtenliğimle hezeyan içerisinde olduğumu umuyorum. | Open Subtitles | - أنا أتمنى بصدق أن أكون بحالة هذيان |
| DÖRDÜNCÜ BÖLÜM - hezeyan - | Open Subtitles | الفصل الرابع "هذيان" |