Ve şu Dima Başkandan senin paranı alıp kendini kurtarmış deseler, hiç şaşırmazdım. | Open Subtitles | و لن أتفاجأ. إذا كان قد أخذ مالي من ذلك الوغد و هرب. |
Bilemiyorum Senatör, ama hiç şaşırmazdım. | Open Subtitles | لا أعرف أيها السيناتور, لكن لن أتفاجأ بذلك |
Kocan bir şey yaptıysa buna hiç şaşırmazdım, ya sen? | Open Subtitles | لن أتفاجأ إذا علمت إن زوجك لديه شيئاً ليفعله معه, أستتفاجئين أنتى؟ |
Kadının evli ve iki çocuklu olduğu ortaya çıkarsa hiç şaşırmazdım. | Open Subtitles | لن أدهش إن علمتُ أنّها متزوّجة ولها طفلين |
Bir şey kaydetmeseydi hiç şaşırmazdım. | Open Subtitles | لن أدهش إن لم تسجّل شيئاً |
Ama eğer Will Emma ile kayıp zamanları hasta yatağından telafi ediyorsa, hiç şaşırmazdım doğrusu. | Open Subtitles | لكني لن أتفاجأ لو أنّ (ويل) يعوّض الوقت الضائع مع (إيما) من سرير سُقمه. |