Bakın, babam bize iyi bakmamış olabilir, ama babalık yapmayı hiç bırakmadı. | Open Subtitles | انظروا، لم يقم والدنا بتربيتنا على أفضل وجه، لكنه لم يتوقف قط عن كونه والدنا. |
Onun katilini aramayı hiç bırakmadı. | Open Subtitles | لم يتوقف قط عن البحث عن قاتلها |
Aramayı hiç bırakmadı. | Open Subtitles | لم يتوقف قط عن البحث |
Üzerinden yıllar geçti ama o zamandan beri Matthew'un peşini hiç bırakmadı. | Open Subtitles | لقد مر على ذلك بضعة سنوات لكنه لم يتوقف عن مطاردة "ماثيو" |
Ama denemeyi hiç bırakmadı ve biz de bırakamayız. | Open Subtitles | لكنه لم يتوقف عن المحاولة، ونحن أيضا. |
Babam hayatına yaptıklarınla ilgili endişelenmeyi hiç bırakmadı. | Open Subtitles | أبي لم يتوقف عن الاهتمام بما تفعله بحياتك |
Drew asla seni terk etmedi. Doğrusu, seni aramayı hiç bırakmadı. | Open Subtitles | "درو" لم يترك أبدًا، الحقيقة أنه لم يتوقف عن البحث عنك |
Ama onu sevmeyi hiç bırakmadı. | Open Subtitles | لكنه لم يتوقف عن حبها |
Seni aramayı da hiç bırakmadı. | Open Subtitles | لم يتوقف عن البحث عنك أبدًا. |
Seni aramayı hiç bırakmadı. | Open Subtitles | لم يتوقف عن البحث عنك أبدًا. |