Beni seçtiklerini biliyordum, Ama adaylara kalacağımı hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | كنت أعلم أنهم طلبوا ترشيحى ولكننى لم أتوقع أن يحدث هذا |
Aramanı hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | مرحبا، ياحبيتي أنا حقا لم أتوقع مكالمتك. |
Tanrı biliyor ya üç tane çocuğum olmasını hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | الله أعلم لم أتوقع أن أرزق بثلاثة أطفال.. |
Kendimi senin gibi adada mahsur hâlde buldum. Bunu hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | الآن أجد نفسي عالقٌ معك لم أكن أتوقع ذلك |
Bu şansı hiç beklemiyordum. Bu şartlar altında olduğun için üzgünüm ama ben razıyım. | Open Subtitles | لم أتوقّع هذه الفرصة قطّ و آسف لأنّها في ظروفٍ كهذه، لكنّي سأغتنمها |
Ama FBI'ı hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | لكنّني لم أتوقع أن تحفل بي المباحث الفيدرالية |
Gelip beni bulacağını hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | هل تعلم؟ لم أتوقع أنك ستتمكـَّن من العثور عليّ. |
Gelip beni bulacağını hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | هل تعلم؟ لم أتوقع أنك ستتمكـَّن من العثور عليّ. |
Bir terslik olduğunu biliyordum ama bunu hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | كنت أعرف أن هناك خطباً ما، ولكن لم أتوقع ذلك ابداً. |
Ama motorları tersine çalıştıracağını hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | لكني لم أتوقع منه أبدا أن يعكس محركاته أيضا |
Epeydir görüşemiyoruz. Seni görmeyi hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | لم أركِ منذ مدة ، سأعترف أني لم أتوقع منكِ هذا التصرف |
Haklarını vereyim köpek balıklarını hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | يجب أن أعترف بهذا أسماك القرش، لم أتوقع هذا |
Bilirsin, everensel dercede müstesna seksi bir kadın olmaktan başka birşey beklemiyordum, ve kesinlike öğretme konusunda bu kadar iyi olmayı hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | تعلمين , أنا لم أتوقع أن أكون سوى إمرأة استثنائية مثيرة بجاذبية عالمية وأنا بالتأكيد لم أتوقع أن أكون |
Seni bir daha görmeyi hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | لم أتوقع أبداً أن أقابلك من جديد |
Seni görmeyi hiç beklemiyordum. Ve birden karşıma çıkıp o şeyleri söyledin. | Open Subtitles | أنا فقط لم أتوقع أن أراك هناك ...والظروف والموقف |
- Seni burada görmeyi hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | أنا على يقين من أنى لم أكن أتوقع أن أراك هنا |
Buraya gelmeni hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أتوقع منك قطع كل هذه المسافة والقدوم إلى هنا. |
Cole'un bu kadar yaklaşabileceğini hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أتوقع أن يحصل هذا كول وثيق. |
Kısa ve kolay olan yola geçiş yapabileceğimizi hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | لم أتوقّع تعرضنا لذلك الانزلاق في مسارٍ مُختصر. |
Yağmur odasında ateş var. Bu hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | غرفة المطر بها نار، لم أتخيل هذا. |
Ama bulduğum şeyi hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | لكن ما وجدت لم يكن متوقعاً أبداً |
Zor olacağını biliyordum ama bu kadarını da hiç beklemiyordum. | Open Subtitles | كنت أعرف بأن الأمر صعب، و لكن لم أكن أتوقّع بهذه الصعوبة |