ويكيبيديا

    "hiç evlenmemiş" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • لم تتزوج قط
        
    • لم تتزوج أبداً
        
    • ولم تتزوج
        
    • فأنت لم تتزوج أبدا
        
    • لم يسبق له الزواج
        
    • لم يتزوج قط
        
    • لم يتزوج ولم
        
    Sonrasında gelen diğer günlerde hiç evlenmemiş ve çocuk sahibi olmamış olmayı dilersin. Open Subtitles ثم تتذكر الأيام الخوالي حيث تتمنى فقط لو أنك لم تتزوج قط أو تحظى بأبناء
    Tek çocuk, hiç evlenmemiş, ailesiyle yakın. Open Subtitles الطفلة الوحيدة , لم تتزوج قط مقربة من والديها
    Çünkü hiç evlenmemiş ve çocuk yapmamış olacaksınız. Open Subtitles لأنك لم تتزوج أبداً ولم تكن أباً لأطفال
    Kraliçe Elizabeth hiç evlenmemiş. Open Subtitles الملكة (إليزابيث) لم تتزوج أبداً
    Evet, benim patronumda 42 ve hiç evlenmemiş veya bir şey yapmamış. Open Subtitles نعم, رئيستي في الـ24 ولم تتزوج أو أي شيء
    Senin gibi daha önce hiç evlenmemiş, kendi ailesini kurmamış bir adamın. Open Subtitles وجدت الأمر مشوقا أنك تتحدث عن الأسرة كما لو كان شيئا مقدسا ومع ذلك فأنت لم تتزوج أبدا
    Yani bana söylediğin şu ki 35 yaşında hiç evlenmemiş ve büyükannesiyle yaşayan bir adamın sorunları mı var? - Beni çok iyi anlıyorsun değil mi? Open Subtitles اذن ماتقوله ان رجلا ذو ال 35 عاما والذي لم يسبق له الزواج ويعيش مع جدته يعاني من عقد؟ انت ترينني على حقيقتي اليس كذلك؟
    Keith Dillon, 32 yaşında, hiç evlenmemiş. Open Subtitles (كيث ديلون) يناهز 32 من عمره, أعزب, لم يتزوج قط
    hiç evlenmemiş. Hiçbir özel başarı ödülü ya da diploması yok. Open Subtitles لم يتزوج ولم يُـكَـرّم لم يحصل على أى درجات علمية مِن أى وزن
    Emekli bir öğretmen, hiç evlenmemiş. Open Subtitles - أوه، هى مدرسه متقاعده، لم تتزوج قط.
    80'lerin ortasında Boston'dan ayrılmış, hiç evlenmemiş Trappe, Pennsylvania'da kamyoncu oteli işletmiş. Open Subtitles أنها غادرت بوسطن في منتصف الثمانينات، ولم تتزوج ثانية استفلت حافلة موتيل متوقفة في تراب، بنسيلفانيا
    Aileden sanki kutsal bir şeymiş gibi bahsedip yine de hiç evlenmemiş olmanı ilginç buldum. Open Subtitles وجدت الأمر مشوقا أنك تتحدث عن الأسرة كما لو كان شيئا مقدسا ومع ذلك فأنت لم تتزوج أبدا
    60'lı yaşlarının başında, kenarları hafif kel ama daha önce hiç evlenmemiş. Open Subtitles البق، في مقتبل الستين من العمر، يميل للصلع، لكنه لم يسبق له الزواج.
    Tommy ise hiç evlenmemiş. Open Subtitles ..و (تومي) لم يتزوج قط, لذا
    hiç evlenmemiş, çocuğu yok çünkü onları babasının ona yaptığı gibi yalnız bırakmak istememiş. Open Subtitles لم يتزوج ولم يرزق بأطفال لأنّه لم يرد مفارقتهم بالموت مثلما فارقه والده

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد