| Çünkü seni bu kadar kızdıracak bir şey yaptığımı hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | لأنني لا أتذكر أنني قمتُ بأي شيء يشعرك بهذا الغضب مني |
| Doktorlar, başıma bir darbe almış olduğumu söylediler. Başımı bir yerlere çarptığımı hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | الطبيب قال أنه أكيد بسبب خبطة فى الرأس أنا لا أتذكر أننى صدمت رأسى أبدا |
| Olanları hiç hatırlamıyorum ama sanki özür dilemeliymişim gibi bir his var içimde. | Open Subtitles | ربما لا أتذكر كل ماحدث لكن لدي شعور بأنه ينبغي علي الإعتذار |
| Bir stres testi ya da EKO istediğimi hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | لا أذكر أنني طلبت اختبار توتر أو تخطيط صدى للقلب |
| Yani, Pasta hakkında konuşmak istediğimi hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | أنني لا أذكر إن كنت أريد أن أتحدث عن الكيك فلم أكن أشعر بالجوع لهذه الدرجة |
| Çok acayip, arkadaşlığımızı hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | انا مجنونه جدا لا اتذكر صداقتنا |
| Allie, bir kadına bir şeyler dediğimi hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | حسناً،اَلي أنا لا أتذكر أني أخبرت أي أمراة أي شيء على الإطلاق |
| Evlilik yeminimizde tüm bu "benim"leri hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | أتعلم ، لا أتذكر هذه الخصوصيات أثناء نذور زواجنا |
| Daha önce eve erken gelmem için beni aradığını hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | لا أتذكر آخر مرة اتصلت لتأتي للمنزل مبكراَ |
| Daha önemli olduğunu sandığım ne işle uğraştığımı hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | بصراحة لا أتذكر ما الذي كنت أفعله واعتقدته أكثر أهميّة من ذلك |
| Bunun ardından annemin ne zorluklar atlattığını ben hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | أُمي قد مرت ببعض الأوضاع الصعبة بعد ذلك. لكني لا أتذكر كل شيء. |
| Bak burayı hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | مُضحك ، أنا لا أتذكر بأنّها كانت مثل تلك علي الإطلاق |
| Uzun zamandır bu kadar ümit içinde elektriklendiğimi hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | لا أتذكر بالضبط متى شعرت بهذه القشعريرة للانتظار منذ وقت طويل. |
| O zamanlar orada yaşıyorduk ama mahallede cinayet olduğunu hiç hatırlamıyorum ben. | Open Subtitles | حسناً ، لقد عشنا هُناك بالفعل ، لكن لا أتذكر أى قضايا قتل من ذلك الحى |
| Anne ben sana bu numarayı vermiş miydim? Çünkü bunu yaptığımı hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | أمي, هل أعطيتك هذا الرقم, لأنني لا أذكر أنني فعلت ذلك |
| Oradan bu kadar kazandığımızı hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | لا أذكر أننا بلغنا هذه القيمة يوماً من العمل في الفناء |
| Mutsuzluk kafanda yarattığın bir şey. hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | التعاسة يا بيتا هي حالة عقلية أنا لا أذكر ذلك فعلاً |
| Evet, buna gelince bir erkekten bahsettiğimizi hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | بحسب ذلك لا اتذكر أنني ذكرتُ "مطلقاً كلمة "هو |
| Yakın zamanda rüya gördüğümü hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | لا اتذكر اننى حتى أحلم |
| Onu plajdayken hiç hatırlamıyorum ya da şort giymiş keyif yaparken. | Open Subtitles | لا أتذكره أبدا على إحدى الشواطئ أو مرتديا سروالا قصيرا، |
| Çünkü 3 senedir hayatım berbat ama bizi arayıp sorduğunu hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | لأن الحياة كانت صعبة خلال السنوات الثلاث الماضية ولا اتذكر أنك بحثت عنا |
| hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | تَعْرفُ، أَنا آسفُ، أنا لا أَتذكّرُ. |
| Çok çeşitli yerlerde bu işi yapmıştık... ama genelevde yaptığımızı hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | نحن بالتأكيد فعلناها في ،أماكنغريبة... لكني لا أذكر أبداً أننا ... فعلناها في بيتٍ للعاهرات. |
| Burnunu bile çektiğini hiç hatırlamıyorum. | Open Subtitles | كلارك ، أنا لا أتذكر أبداً بأنك تشهق |
| Dün gece biraz hava almaya çıkmıştım onunla karşılaştık, sonrasını neredeyse hiç hatırlamıyorum ama sigaranın düşüncesi bile midemi bulandırıyor şimdi. | Open Subtitles | ..خرجت البارحة لأقضية حاجة ما، وصادفتها وأنا بالكاد أتذكر أي شيء، ولكن الآن مجرد التفكير بالسجائر يجعلني أرغب بالتقيؤ |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 