Sonunda şu harika hikayelerin baş kahramanıyla tanışmak bir zevk. | Open Subtitles | من اللطيف أخيراً أن أضع وجوهاً لكل تلك القصص الرائعة |
Ve tam bu hikayelerin tarihe karıştığını düşündükçe, ve bunları aştığımızı hissetikçe, en olmadık yerlerden çıkıveriyorlar. | TED | وما ان نظن ان هذه القصص قد عفى عليها الزمن حتى نجدها تخرج مرةً أخرى في امكان غريبة وغير متوقعة على الاطلاق |
Bir bakıyorsunuz ki elinizde birbirinden bağımsız hikayeler var. Bu hikayelerdeki olaylar bizim de başımıza gelmiş. ve hikayelerin sonu ya cennet ya da cehennem ile sonuçlanıyor. | TED | وكل القصص الفردية التي قد يتم فيها الأحداث نفسها والنتيجة تضعك في الجحيم أو النعيم |
Bu yüzden, kaptanının kitap sevgisini paylaşan nazik bir Protestan hanımın evine gittiğiyle ilgili hikayelerin pek eğlenceli olmayacağını da anlarsın. | Open Subtitles | لذا بوسعك التخمين أنها متعة، بأن تحكي قصص عن قبطانك عندما يعود للمنزل، ليظل مع امرأة بروتستانتية جميلة تشاركه حب الكُتب |
Louis, neden bütün hikayelerin böyle başlıyor? . | Open Subtitles | لويس، الذي يعمل كلّ قصصك إبدأ هذا الطريق؟ |
Ancak hikayelerin anlatılma şekli doğal ve sürekli bir biçimde yenilendi durdu. | TED | لكن الطريقة التي يسرد بها الناس القصص قد تطورت دائما بحداثة خالصة ومتسقة. |
hikayelerin iyi ve kötü yanları bir tür filtre olmalarıdır. | TED | الأمر السيء والجيد عن القصص أنها نوعًا ما كالمصفاة. |
Yani hikayelerin çift taraflı ve çelişen amaçları vardır ve genellikle bizi yanlışa yönlendirir. | TED | لذا فإن القصص قد تخدم غرضين متناقضين، وفي أحيانٍ كثيرة، سوف تقوم بتضليلنا. |
Ve hiçbir şey bizi hikayelerin yaptığı kadar yaşamamızın bir amacı olduğuna inandıramaz. | TED | ولا شيء أكثر يقوم بالإثبات من حين نرتبط عبر القصص. |
Tüm iyi hikayelerin başlangıçta bunu yapması gerekir, vaatte bulunmaları gerekir. | TED | وهذا ما يجب أن تقوم به كل القصص الجيدة في البداية، يجب أن تعطيك وعدا. |
Bu hikayelerin birçoğunda kurbanları suçlayan ve yaşamlarını değersizleştiren izler buluyor. | TED | و ما وجددته هو الكثير من تلك القصص التي تميل إلى إلقاء اللوم علي الضحايا و تقليل قيمة حياتهم .. |
Korkuların ve hikayelerin benzer bileşenleri vardır. | TED | والخوف و رواية القصص يحتون على المكونات ذاتها |
Yani eğer korkularımızı, korkulardan ziyade hikayeler olarak düşünürsek, kendimizi bu hikayelerin yazarı sayabiliriz. | TED | لذلك لو فكرنا في مخاوفنا على أنها ليست مجرد مخاوف ولكن قصص, يجب علينا التفكر في أنفسنا كمؤلفين لتلك القصص |
Parazitler bizi bayağı hikayelerin cazibesine direnmeye davet eder. | TED | تدعونا الطفيليات إلى مقاومة جاذبية القصص الصريحة. |
Burası hikayenin fragmanını, diğer hikayelerin başlangıcını, fotoğraf kanıtlarını sunduğum daha sezgisel olan bir alan. | TED | إنها مساحة لتكون أكثر حدسية أقدّمُ فيها أجزاء من القصة، بدايات قصص أخرى، و أدلة مصورة |
Güzel hikayelerin var, romanlardakilerden bile daha güzel. | Open Subtitles | هنا يوجد الكثير من القصص الجميلة. قصص خالصة الرومانسية وربما أكثر. |
Biliyor musun, hikayelerin oldukça ilginç ve tanıdık geliyor. | Open Subtitles | أتعرف، قصصك ساحرة، ومألوفة لدرجة لا تصدق |
Eve dönüş, Rus İstihbaratı ile olan hikayelerin korkutucuydu. | Open Subtitles | في موطني الأصلي , قصصك مع الإستخبارات الروسية تدعو إلى الخوف |
Eve dönüş, Rus İstihbaratı ile olan hikayelerin korkutucuydu. | Open Subtitles | في موطني الأصلي , قصصك مع الإستخبارات الروسية تدعو إلى الخوف |
Senin öğüt veren hikayelerin her zaman benim doğumumla son buluyor. | Open Subtitles | اسمعيني ، أعلم إلى أين سيقودنا هذا ، حسناً؟ دوماً قصصكِ التحذيرية تصل بنا إلى لحظة ولادتي |
Sanırım o gece tavernada benim hakkımda anlatılan uzun hikayelerin işe yarayacağını düşündü. | Open Subtitles | أفترض أنه شاهد قيمة الحكايات الخرافية التي تم قصّها عني بعد ليلة الحانة |
Sana gelince küçük kaçak, uydurma hikâyelerin bir işe yaramayacak. | Open Subtitles | وأنتِ أيتها الهاربه الصغيره حكاياتك الطويله لن تنفعك |