ويكيبيديا

    "hissetmiştim" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • شعرت
        
    • أحسست
        
    • شعرتُ
        
    • احسست
        
    • شَعرتُ
        
    • احساس
        
    • أحسستُه
        
    • راودني شعور
        
    • وشعرت
        
    • لدي شعور
        
    • كان لديّ شعور
        
    • ماشعرت
        
    • جعلني أشعر
        
    • أحسستُ
        
    • استشعرتُ بأنّ
        
    Bu etkileri daha önce hissetmiştim ama bu çok daha güçlüydü. Open Subtitles .لقد شعرت بهذا التأثير من قبل .لكن هذا كان أكثر فاعلية
    Ve ben de hazırmışım gibi hissetmiştim belki ciddi bişeyler olurdu. Open Subtitles و قد شعرت أنني ربما كنت مستعدة لعلاقة جدية مع المحاكم
    O dersi aldığımda tüm yaşantım bir seviye yükselmiş gibi hissetmiştim. Open Subtitles شعرت بان حياتي كاملة حصل لها تطور عندما اخذت ذلك الفصل
    Manken olduğumda, sonunda çocukluğumdan beri hayalim olan bir rüyanın gerçek olduğunu hissetmiştim. TED لذلك حين أصبحت عارضة أزياء، أحسست بأني أخيرًا سأحقق الحلم الذي طالما حلمت به منذ كنت طفلة.
    Evet. Ben de cüceyi altın kazanına giderken takip ettiğimde aynısını hissetmiştim. Open Subtitles أجل، هذا ما شعرتُ به عندما تتبّعتُ ذلك المُتشيطن إلى وعائه الذهبي.
    İlk kafayı bulduğumda 11 yaşındaydım ve kendimi evdeymiş gibi hissetmiştim. Open Subtitles كنت في ال11 عندما توظفت لأول مرة شعرت وكأني في بيتي
    En son Lilth Fuarında içkime ilaç konulduğunda böyle hissetmiştim. Open Subtitles اوه أخر مرة شعرت هكذا عندما خدرت في مهرجان ليليث
    Uluslararası İlişkiler yüksek lisansıma başladığım zaman bunu öğrendiğimde, bir çeşit rahatlama hissetmiştim. TED حين علمت بهذا،في بداية تحضيري لشهادة الماجيستير في العلاقات الدولية، شعرت نوعاً من موجة من الارتياح.
    Bunu, Berlin'de Holokost Anıtı'nda çok güçlü bir şekilde hissetmiştim. TED شعرت بذلك بعمق عندما ذهبت إلى برلين ووقفت عند النصب التذكاري للمحرقة.
    14 yıl boyunca, ötekileştirilmiş ve zorbalığa uğramış hissetmiştim. TED لمدة 14 عامًا، لقد شعرت بالتهميش والرهاب.
    Seni ilk gördüğümde ben de öyle hissetmiştim. Open Subtitles لقد شعرت أننى أريد أن أهتف لك منذ أول مره شاهدتك فيها
    Bunu daha önce de hissetmiştim, binlerce kilometre uzaktan, Paris'ten. Open Subtitles لقد شعرت بهذا من قبل ,بينما كنت فى باريس على بعد اميال من هنا.
    Son defa bunu eski hocamın varlığında hissetmiştim. Open Subtitles اخر مرة شعرت به كان فى حضور معلمى القديم
    O oyunu seyrettiğimde aramızda bir çekim hissetmiştim. Open Subtitles شعرت بتجاذب بيننا أثناء مشاهدتي للمسرحية
    Sana hiçbir şey almadım diye kendimi çok kötü hissetmiştim. Open Subtitles لقد شعرت بإستياء لأني لا أشتري لكِ شيئاً
    Burada Afrikalıların tıpkı benim yaptığım gibi sinema filmi çektiklerini anlatabilirim ve sahiden bunun bana ilham verdiğini hissetmiştim. TED هنا يمكنني أن أروي قصة أفارقة يصنعون الأفلام كما أفعل أنا, وفعلا أحسست بأن في الأمر إلهاما لي.
    Komik. Ben bunun yaratma gücüyle ilgili olduğunu düşünmüştüm. Bunu kendimde hissetmiştim. Open Subtitles لطالما تخيّلتُ أنّ الأمر يدور حول قوّة الإبداع، فقد شعرتُ بذلك بنفسي.
    topluluk anlayışı yok gibi görünüyorken, askeriyede, bu topluluk anlayışını hissetmiştim. TED بالانتماء للمجتمع، بينما احسست بمفهوم الانتماء للمجتمع في الجيش.
    Senin yaşındayken, dedenin kafadan hesap yapamadığını öğrendiğimde kendimi kötü hissetmiştim. Open Subtitles شاهدْ، متى أنا كُنْتُ حول عُمرِكَ، شَعرتُ سيئَ حقيقيَ حول التَعَلّم بأنّ جدّكَ لا يَستطيعُ يَعمَلُ رياضياتُ في رأسهِ.
    Zaten hep onun melek gibi bir şey olduğunu hissetmiştim. Open Subtitles لطالما كن لدي احساس بأنه ملاك أو مثل هذا
    Bağırsağımda hissetmiştim. Open Subtitles أحسستُه في داخلي.
    - Evet, öyle hissetmiştim. - Ananasta bir enzim var. Open Subtitles راودني شعور فحسب، هناك إنزيم في الأناناس.
    Etraftaki herkesin hamileliğimle ilgilendiğini doğuma kadar her aşamayla meşgul olduklarını hissetmiştim. TED وشعرت ان الجميع كان يشاركني في حملي .. وكان الجميع يعد معي الايام حتى يوم وضعي المتوقع
    Haklısın. Sana gelmem gerektiğini biliyordum. hissetmiştim zaten. Open Subtitles أنت مُحقّة , لقد علمت بأنني يجب أن آتيك لقد كان لدي شعور فقط
    Onunla ilk tanıştığımda bir tuhaflık hissetmiştim. Open Subtitles كان لديّ شعور غريب لحظة مقابلتي له لأوّل مرّة
    O çocuklar, o haltı yediğinde ben de öyle hissetmiştim. Open Subtitles أتعلمي هذا ماشعرت به عندما الاولاد كما تعلمي فعلوا الذي فعلوه
    Koca adamlarınki gibi. Kendimi çok güvende hissetmiştim... Open Subtitles وقد جعلني أشعر بشدة الأمان كالكبار تماما
    Ama beş yıldır ilk kez bir şey hissetmiştim. Open Subtitles لَكنِّي أُقسمُ، هو كَانَ المرة الأولى أحسستُ أيّ شئَ في خمس سَنَواتِ.
    Hep bir şeyler hissetmiştim. Onda bir tuhaflık vardı. Open Subtitles لطالما استشعرتُ بأنّ ثمّة شيء مريب بشأنه...

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد