| -Çok hoş vakit geçirdim. -Güzel. Bunu duyduğuma sevindim. | Open Subtitles | لقد قضيت وقت ممتع جيد انا سعيد لسماعى ذلك |
| Ben de pek hoş vakit geçiriyorum sayılmaz doğrusu. | Open Subtitles | اسمعي يا ميشيل، بالنسبه لي انا لا احصل على وقت ممتع |
| İçki içip hoş vakit geçirmek güzeldir. | Open Subtitles | أتدري؟ إنه لمن الطيب الحصول على شراب جيد و قضاء وقت ممتع. |
| hoş vakit geçirip, yeni insanlar tanıyorum. | Open Subtitles | إنني أقضي وقتاً ممتعاً لمقابلة بعض الأشخاص لطفاء |
| Maçlara çıktığın, ünlü olduğun, onlara hoş vakit geçirttiğin için değil seni sen olduğun için seven bir ailen var. | Open Subtitles | أناس حقيقيون، ليس لأنك تقاتل ليسلأنكمشهور.. ليس لأنك تقضي وقتاً ممتعاً معهم. فقطلأن.. |
| Şimdi tatsız bir konuşma yapmak zorundayız, ve oldukça hoş vakit geçireceğiz. | Open Subtitles | الآن علينا أن نخوض محادثة غير سارة وكنا نقضي وقت رائع |
| Hazır hoş vakit geçirmek isteyen arkadaşlarla birlikteyken kafamız nereye eserse oraya. | Open Subtitles | الآن بما أنكِ هنا مع أصدقائي هؤلاء الذين يريدون أن يحظوا بوقت ممتع , سنذهب حيث يعجبنا. |
| - Her zaman hoş vakit geçirmek isterim. | Open Subtitles | أسعى دائماً إلى قضاء وقت ممتع |
| Hayır. Seninle hoş vakit geçiriyorum. | Open Subtitles | انا اقضي وقت ممتع معك |
| - hoş vakit geçirdik. | Open Subtitles | - قضينا وقت ممتع .. |
| - Gerçekten hoş vakit geçiriyorum. | Open Subtitles | -أنا بالفعل أقضي وقتاً ممتعاً -وأنا , أيضاً |
| Eşiniz ve üvey oğlunuzla çok hoş vakit geçirdim. | Open Subtitles | قضيت وقتاً ممتعاً مع زوجتك وإبنها |
| hoş vakit geçirmesine memnun oldu. | Open Subtitles | كانت سعيدة أنه قضى وقتاً ممتعاً. |
| hoş vakit geçirin. | Open Subtitles | اقضي وقتاً ممتعاً |
| hoş vakit geçirdim. | Open Subtitles | لقد قضيت وقتاً ممتعاً |
| - Umarım hoş vakit geçirirsiniz, vejetaryen yemeğiniz için de afiyet olsun. | Open Subtitles | اتمنى ان تقضوا وقت رائع واستمتع بوجبتك النباتية شكرا لك ِ |
| Her sabah duşta kaplanınla hoş vakit geçirebilirsin. | Open Subtitles | يمكنك أن تقضي وقت رائع مع النمر " في كل صباح عند الإستحمام " |
| Yalnızca kızarmış çavdar ekmeği ve akışkan yumurta sarısı eşliğinde hoş vakit geçiren iki yetişkin olacağız. | Open Subtitles | بل مجرد راشدين يتشاركان بوقت ممتع معاً خلال تناول خبز السلت المحمص ومح البيض الذائب. |
| Düşünüyordum da dün gece sızıp kalmadan önce gerçekten hoş vakit geçirdim ve bu gece bizimkilerle yemek yiyeceğiz. | Open Subtitles | أسمع كنت أفكر حظيت بوقت ممتع حقا الليلة الماضية .... قبل أن أفقد وعيي و |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 