Bu bölümde, dalış başlığı takan adam, kendisine hortum bağlamış, şişman olan ise, bu hortuma, diğeri kusana kadar osuruyor. | Open Subtitles | ولكطنه ليس هذا الفيلم هناك هذا الجزء حيث يقوم ذاك الرجل حيث يضع خوذه غوص ومعه خرطوم ضخ |
Bu bölümde, dalış başlığı takan adam, kendisine hortum bağlamış, şişman olan ise, bu hortuma, diğeri kusana kadar osuruyor. | Open Subtitles | ولكطنه ليس هذا الفيلم هناك هذا الجزء حيث يقوم ذاك الرجل حيث يضع خوذه غوص ومعه خرطوم ضخ |
Şu ana kadar bebek hortuma ulaşamadı. | Open Subtitles | حتى الآن الجرو لا يستطيع الوصول إلى الخرطوم. |
Şef, hortuma giren bağlantıyı sağlama aldım ve tutuş biriminin menfezlerini açmak için silonun tepesine çıktım. | Open Subtitles | أيّها الرئيس، لقد أمّنتُ الوصلتين إلى الخرطوم وصعدتُ إلى أعلى الصومعة لفتح وحدة الإحتواء. |
Bir tabanca fabrikasını vuran ve ateşlenen tabancaları etrafta uçuşturan bir hortuma ne dersiniz? | Open Subtitles | ماذا عن إعصار يضرب مصنع مسدسات, ويظل يدور مطلقاً الرصاص؟ |
Bu küçük tahta parçası hortuma dayanmaz ki. | Open Subtitles | الرجل، هذه القطعة الصغيرة للخشب لن يحمل أي إعصار! |
Egzozdan pencereye kadar gelen hortuma bağlıymış. | Open Subtitles | خرطوم متصل بالعادم إلى النافذة |
Elinizden nasıl geliyorsa o hortuma ulaşın. | Open Subtitles | احصل على الوصول إلى خرطوم لكن يمكنك. |
hortuma gerek yok ki. | Open Subtitles | لا نحتاج خرطوم يا رجل |
Onu yeni hortuma bağla ve hızlı bir şekilde çıkın! | Open Subtitles | اوصل له الخرطوم و ابعده بسرعة لأعلى |
hortuma basmayın! | Open Subtitles | لا تقتربوا خطوة واحدة من الخرطوم! |
Buradaki hortuma bağlı. | Open Subtitles | مرتبط مع الخرطوم هنا |
Bu hortuma adam bulun! | Open Subtitles | -أمسك هذا الخرطوم ! |
hortuma benzer bir şey gördük. | Open Subtitles | يمكن أن نرى شيئا بدأ مثل إعصار. |