ويكيبيديا

    "hoyt'un" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • هويت
        
    Bütün gece Hoyt'un boğazımı kesmesini engellemek için uyanık kalıyorum. Open Subtitles فقط ابقى طول الليل مستيقظه اتآكـد ان ابعد هويت عن رقبتي
    Onu, Hoyt'un bizim tecridimizde olmasının Jane için daha güvenli olacağına ikna ettim. Open Subtitles اقنعناه ان بقاه هنا افضل لسلامة جيـن اذا انقلنا هويت إلى حجزنا
    Bak, şok tabancısı izi. Hoyt'un kurbanları gibi. Open Subtitles انظر، علامة بندقية التخدير هنا مثل ضحايا هويت
    Fark etmemiş olabilirsin ama Hoyt'un favori tipiyim... kadınım. Open Subtitles وفي حال انك لم تلاحظ ابدو وكأنني نوع النساء المفضل لدى هويت.
    Hoyt'un dediğine göre 150 kilometre içindeki bütün kızlarla yatmışsın. Open Subtitles أخبرني هويت بأنك نمت مع كل فتاة جميلة في محيط مئة ميل.
    Bu üzerindeki Peter Hoyt'un kanı mı? Evet sanırım. Open Subtitles أهذه دماء بيتر هويت عليك ؟ .. أجل , أعتقد
    Artı, Ajan Hoyt'un yüzlerce ölümden sorumlu asi lideri yakalaması Rusları çok heycanlandırdı. Open Subtitles بالإضافة لذلك, الروس مسرورين لأن العميل"هويت" القى القبض على الزعيم الثوار المتمردين المسؤول عن مقتل المئات
    Müdür Price seni bir daha asla Hoyt'un yanına yaklaştırmayacaktır. Open Subtitles لن يسمح لكِ الرئيس (برايس) أبداً (أن تذهبي إلى (هويت
    Çözülmemiş cinayetlerin Charles Hoyt'un işi olduğu ortaya çıkınca başladım. Open Subtitles بعدما قرأت عن القضايا المستعصية التيتبينأنهاعمل "هويت "
    - Charles Hoyt'un tercihi palmar kemikarasının ortasıydı. Open Subtitles -تشارلز هويت " فضل الذهاب " بالغرز بين العظام
    Tartışmaya neden olan bir konu da, devlet savcılarının şaşırtıcı yenilgisiyle cinayetten mahkûm Jaz Hoyt'un idam cezası iptal edilmesi. Open Subtitles و على مُلاحظةٍ أكثَر جدلاً في هزيمةٍ صاعِقَة لمُدعي الولاية تمَ قلبُ الحُكم بالإعدام على القاتِل المُدان (جاز هويت)
    Bana, yasanın gözünde Jaz Hoyt'un hayatının kardeşiminkinden daha değerli olduğunu mu söylüyorsun? Open Subtitles تُخبرني إذاً أنَ حياة (جاز هويت) أمامَ القانون تستحقُ الحفاظَ عليها بينما حياة أخي لا؟
    Hoyt'un gerçek annesini bulmaya çalışıyorum. Open Subtitles أنا مشغول في معرفَة مكان والدَة (هويت) الأصليَة
    Hoyt'un söylediğine göre bunu sadece sana anlatırmış. Open Subtitles حسناً، يقول (هويت) إنَ تلكَ هيَ الحقيقَة الوحيدَة التي سيبوح بِها لكَ فقَط
    Hayır. Jason içmiyor. Hoyt'un da annesi kilosuna dikkat etmesini söylemiş. Open Subtitles (كلا ، (جاسون) توقف عن الشرب و (هويت قال أن والدته أخبرته أن يهتم بوزنه
    Hoyt'un deyimiyle "Bingo. " Sen bir dahisin. Open Subtitles كما يقول (هويت) دائمًا" بينجو"، أنت عبقرية
    Hoyt'un izlemek için bir yol bulmasını ümit ede... Open Subtitles فلنتمنى أن يستطيع هويت تعقبها
    Hoyt'un kocasını öldürüşünü izledi. Open Subtitles رأت هويت يقتل زوجها
    Hoyt'un ilk kurbanı benim davamdı. Open Subtitles ضحية هويت الأولى كانت لي
    Hoyt'un işine benziyor. Open Subtitles انها تبدو مثل جارئم هويت

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد