Ve oraya gittiklerinde, rehin aldıkları Hristiyanları en üst kata çıkardılar ve onları yaraladılar ve açıkçası, onların bazı parçalarını kestiler. | Open Subtitles | واقتادوا المسيحيين الاسرى للطابق العلوي وعذبوهم بشكل وحشي |
Yubari'deki bütün Hristiyanları ve askerleri öldürdün mü? | Open Subtitles | قتلكَ كل هؤلاء المسيحيين و الجنود في يوباري؟ |
Satsuma Samuray'ını ve Yubari'deki şu Hristiyanları öldüren Jubei mi? | Open Subtitles | الذي قتلَ ساتسوما ساموراي و اولئك المسيحيين في يوباري! ؟ |
Hristiyanları duydum, ve onların Tanrılarını. | Open Subtitles | ،لقد سمعتُ عن المسيحين .وعن ربهم |
Seni desteklediklerini düşündüğü Hristiyanları ve diğer azınlıkları. | Open Subtitles | من النصارى وبعض الأقليات الأخرى هو يعتقد بأنهم يدعمونك |
Zamanında Hristiyanları aslanlara atardık. Görünüşe göre tarih tekerrür ediyor. | Open Subtitles | في الماضي كنا نرمي المسيحيون إلى الأسود يبدو لي أن التاريخ يعود نفسه |
Tüm dini kavgalara karşı gelip, bütün İspanyolları, yani Hristiyanları ve Berberileri... ülkeleri İspanya'yı tehdit eden ortak düşmana karşı birleşmeye çağırdı. | Open Subtitles | تربى على كراهية الاديان و دعى من كل الاسبان سواء مسيحيون او مغاربة لمواجهة عدو مشترك يهدد امان البلاد |
Ancak Guthred'in müşavirleri beni tehdit olarak görüp orduda Hristiyanları istediler. | Open Subtitles | لكن مستشاريّ غوثرد رأوني كتهديد وأرادوا رجالاً مسيحيين في الجيش |
Yahudiler Hristiyanları sattı, yüzyıllar boyu kutsal emanetleri saçıp savurdular. | Open Subtitles | اليهود باعوا المسيحيين, سهم من الاثار لعدة قرون. |
Bunu Hristiyanları öldüren Sovyetlere söyle. | Open Subtitles | أخبر بذلك السوفييتين الذين قاموا بقتل الآلآف من المسيحيين |
Ortaçağ Hristiyanları buna Ölüm Sembolü diyorlar. | Open Subtitles | ما القرون الوسطى المسيحيين دعا تذكار موري. |
Ama Hristiyanları yemek üzereler. | Open Subtitles | ولكن المسيحيين على وشك أن يُؤكلوا |
Peter, mahlûkatın, şehirdeki Hristiyanları yok etmeye gönderildiğini biliyordu. | Open Subtitles | "وعرف بيتر أن كان مرسل لتدمير" "المسيحيين في المدينة" |
Kubilay zaman tanıdı ve Hristiyanları kendi haline bıraktı. | Open Subtitles | لقد تعهد "قوبلاي" مراراً وتكراراً بأن يدع المسيحيين يعيشون بسلام. |
Bütün İranlıları bir araya getirecek bir sembol bulunması kritik bir hal alıyor -- Müslümanları, gayrimüslimleri, Hristiyanları, Zerdüştleri, İran'da yaşayan Yahudileri, dindar olanları ve olmayanları. | TED | يصبح حاسما إيجاد رمز سيوحد جميع الإيرانيين مع بعضهم -- المسلمين وغير المسلمين، المسيحيين والزرادشتيين واليهود الذين يعيشون في إيران، الأشخاص المتدينون وغير المتدينون. |
Rakiplerimiz dedi ki Hristiyanları, Yahudileri ve Müslümanları bir arada toplayamazsınız. | Open Subtitles | ... خصومنا صرحوا بوقاحة اننا لن نستطع توحيد .. المسيحين واليهود والمسلمين معـا في وحدة تضامـن |
Tüm Hristiyanları Anadoludan atma amacı. | Open Subtitles | -إخراج كل المسيحين من الأناضول ! |
Bu gece, Khalil'i destekledinden şüphelendiğimiz Hristiyanları ve diğer mürtetleri topluyoruz. | Open Subtitles | الليلة , عندما نقبض على النصارى والمرتدين من نشكٌ بأنهم يدعمون (خليل) |
Eskiden Hristiyanları aslanların önüne atardık. Tarih tekerrürden ibarettir derler. | Open Subtitles | في الماضي كنا نرمي المسيحيون إلى الأسود يبدو لي أن التاريخ يعود نفسه |
Seni desteklediğini düşündüğü Hristiyanları ve diğer azınlıkları. | Open Subtitles | مسيحيون) وبعض الأقليات الأخرى ممن يظنهم يدعمونك |
İyi Hristiyanları öldürmüştür. | Open Subtitles | لقد قتل مسيحيين صالحين. |