Bill için çalışan bir çok kişi bize kendisinin Silikon vadisindeki önde gelen insanlardan olduğunu düşündüklerini söylediğinde biz de aynı kanıya vardık. | TED | عندما أخبرنا عديد ممن يعمل لدى بيل أنه برأيهم أحد أميز القادة في وادي السيليكون، وافقناهم تمامًا. الرجل عبقري. |
Bu yetenek Kızıl Bayrak için çalışan bir suikastçiye ait. | Open Subtitles | لا ، تلك القدرة تعود الى قاتل يعمل لدى منظمة العلم الاحمر |
Farzedelim ki Dmitri'nin kim olduğunu biliyorum... ve farzedelim ki O, Ivan Yushkin için çalışan bir terörist ve 3 gün önce Baltimore'a geldi... | Open Subtitles | لنفترض أني أعلم من هو ديمتري إرهابي يعمل لدى إيفان ياكوش والذي ظهر في بالتيمور منذ 3 أيام |
Benim için çalışan bir arkadaşım var. | Open Subtitles | والآن، لديّ صديقٌ يعمل لديّ |
Benim için çalışan bir adamı öldürdü. | Open Subtitles | لقد قتل رجلاً يعمل لديّ |
Şimdi ise, eskiden Justin Marchetti'nin yardım fonu için çalışan bir bayana kiralanmış durumda. | Open Subtitles | الآن هي مستأجرة من قبل امرأة كانت تعمل لدى شركة " جاستن ماركيتي " للاستثمار الوقائي سابقاَ |
- Anonymous için çalışan bir avukat. | Open Subtitles | محامية كانت تعمل لدى مجهولي الهوية |
İçlerinden biri kraliyet için çalışan bir FBI ajanı. | Open Subtitles | واحد منهم عميل في المباحث الفيدرالية يعمل لدى العائلة الملكية. |
Luco için çalışan bir adam. Önemsiz biri. | Open Subtitles | . "إنه رجل يعمل لدى "لوجو إنه عديم الشأن |
Evet, hükümet için çalışan bir inek. | Open Subtitles | حسناً, إنه غبي يعمل لدى الحكومة |
Donanma için çalışan bir savunma müteahhiti. | Open Subtitles | إنه مبرم عقود دفاعية يعمل لدى الجيش |
Hastalarımdan birisi İngilizler için çalışan bir Amerikalı. | Open Subtitles | أحد مرضاي أمريكي يعمل لدى البريطانيين |
- Q-Tip adında, Rick Carris için çalışan bir serseri. | Open Subtitles | (إنه مجرم يعمل لدى (ريك كاريس) و يدعى (كيو-تيب |
Ring için çalışan bir çifte ajan rolüne büründüm. | Open Subtitles | أكمل ، عميل (شاو) كنت أتصرف مثل العميل المزدوج الذي يعمل لدى الرينج |
Malaki için çalışan bir adam biliyorum. | Open Subtitles | . (أعرف رجلاً يعمل لدى (ملاخي |