Büyükbabasını görmek isteyeceğini düşündüm bu, onun için önemli bir gün. | Open Subtitles | حسناً , علمت بأنه سيكون مسروراً إنه يوم كبير بالنسبة له |
Benim için önemli bir gece, tamam mı? | Open Subtitles | لقد كانت ليلةً كبيرة بالنسبة لي، اليس كذلك؟ |
Vaçatiler için önemli bir hammadde. Eşya yapımında kullanıyorlar. | Open Subtitles | "انه المصدر الرئيسي ل"واتشاتي يستعملونه للعديد من الاشياء في القريه |
Demek istediğim, birinin sağlığı üzerine olabilir, birinin kariyeri üzerine olabilir, birisi için önemli bir şey olabilir. | TED | أعني، قد تكون صحة شخص ما، قد تكون عمل شخص ما، شئ مهم بالنسبة لهم. |
Ortaklık için önemli bir şey getirmiş olmalısın. | Open Subtitles | عليك أن تحضر شيء مهم للصفقة. |
Bu gün senin için önemli bir gün. İstedim ki Rab seninle olsun. | Open Subtitles | اليوم هو يوم هام بالنسبة لك لذا اريد من الاله ان يكون معك |
Bugün benim için önemli bir gün ve o çocuk yüzünden sinirlerim ayağa kalktı. | Open Subtitles | اليوم هو يوم هام بالنسبه الى وها انا غاضب جدا بسبب ذلك الطفل |
Bu onun için önemli bir karar. | Open Subtitles | حسنا، بل هو قرار كبير بالنسبة لها. |
Çünkü biliyorsun, bu benim için önemli bir şey. | Open Subtitles | ،بسبب، تعـرف هذا شيء كبير بالنسبة لي |
Bu senin için önemli bir gece ve ben bunu biliyorum. | Open Subtitles | هذه ليلة كبيرة بالنسبة لكِ وأنا أعرف هذا. |
2014 benim için önemli bir yıldı. | TED | 2014 كانت سنة كبيرة بالنسبة لي. |
Vaçatiler için önemli bir hammadde. Eşya yapımında kullanıyorlar. | Open Subtitles | "انه المصدر الرئيسي ل"واتشاتي يستعملونه للعديد من الاشياء في القريه |
Demek ki bu onun için önemli bir şey, oraya gidelim de hallolsun gitsin. | Open Subtitles | واضح أن هذا موضوع مهم بالنسبة لها لذا، لنذهب هناك وحسب لننتهي من الأمر وحسب |
Ortaklık için önemli bir şey getirmiş olmalısın. | Open Subtitles | عليك أن تحضر شيء مهم للصفقة. |
Rica edebilirsin, değil mi? Benim için önemli. Bir işe yaramam lazım, hiçbir işe yaramamaktan bıktım. | Open Subtitles | انهم يحتاجون المتسلقون المهرة فقط يمكنك ان تطلبنى, الأمر هام بالنسبة لى |
Bugün benim için önemli bir gün ve o çocuk yüzünden sinirlerim ayağa kalktı. | Open Subtitles | اليوم هو يوم هام بالنسبه الى وها انا غاضب جدا بسبب ذلك الطفل |
Senin için önemli bir görev daha var. | Open Subtitles | لا يزال هناك مهمة هامة بالنسبة لك |
Bir kez olsun benim için önemli bir şeyi mahvetmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لمرة واحدة لن أدعك تُفسدين شئَ مهماً بالنسبةِ لي. |
Bakın amirim. Hata ettim. Bu benim için önemli bir atama. | Open Subtitles | اسمع يا رئيس، لقد فشلت هذه المشاركة مهمة بالنسبة لي |
Ben gerçekten satış ekibiniz için önemli bir değer olacağımı hissediyorum. | Open Subtitles | - ممتاز. اشعر حقا باني استطيع ان اكون مسؤول، او مساعد مسؤول لادارة مبيعاتك. |
Onun için önemli bir gün. | Open Subtitles | حسناً ، إنه يوم عظيم بالنسبة له |