Bunun acısı hakkında konuşmak yerine her şeyin düzeltilebileceğini düşündüğü için acı yokmuş gibi davranıyor. | Open Subtitles | و عوضا عن الكلام عن الألم انه يدعي انه لا وجود للألم لأن كل شيء يمكن ان يصلح |
Bunun acısı hakkında konuşmak yerine her şeyin düzeltilebileceğini düşündüğü için acı yokmuş gibi davranıyor. | Open Subtitles | و عوضا عن الكلام عن الألم انه يدعي انه لا وجود للألم لأن كل شيء يمكن ان يصلح |
İkimiz de sevdiğimiz kadının ölümü için acı çektik ve onun yaşadığını öğrendik. | Open Subtitles | كلانا قد عانى من موت المرأة التي نحب فقط لنكتشف أنها مازالت على قيد الحياة |
Romeo da aşkı için acı çekti. | Open Subtitles | حتى روميو كان قد عانى من الحبّ |
Buna sanat için acı çekmek denir. Dünden dolayı özür dilerim, yol yorgunuydum. | Open Subtitles | يطلق عليه المعاناة من فن ألاخر أسف بخصوص الليلة الماضية |
Eğer Red John'u durdurmak için acı çekmesi gerekseydi, bunu yapardı. | Open Subtitles | إن كان عليه المعاناة من الألم لردع (رِد جون)، فسيفعل هذا |
Bu canımı acıttı ...1700'lerden beri canımın yandığını hissetmemiştim, biraz gıdıkladı ...ve bunun için acı çekeceksin. | Open Subtitles | ذلك بالواقع آلمني. لم أشعر بالألم منذ عام 1700 هذا يشبه الدغدغة وجزاء لهذا، سأعذّبك. |
Bu canımı acıttı ...1700'lerden beri canımın yandığını hissetmemiştim, biraz gıdıkladı ...ve bunun için acı çekeceksin. | Open Subtitles | ذلك بالواقع آلمني. لم أشعر بالألم منذ عام 1700 هذا يشبه الدغدغة وجزاء لهذا، سأعذّبك. |
Hepimiz için acı çekti. | Open Subtitles | لقد عانى من أجلنا جميعاً |
Sanat için acı çekmek derken kastetdikleri bu muymuş? | Open Subtitles | هل هذا ما يقصدونه بــ (المعاناة من أجل الفن؟ ) |