Harekete geçmek için hazırız ama bu hava canımı sıkıyor. | Open Subtitles | على كلٍ، نحن جاهزون للتحرك لكن هذا الطقس غير مشّجع |
Tamam, açıklık o bölgeye gelince pozlandırma için hazırız. | Open Subtitles | حسناً، التراصف طولياً، نحن جاهزون للعرض. |
Birlikte alacakaranlık bölgesine büyük ölçekli bir keşif düzenlemek için hazırız. | TED | معًا، نحن مستعدون لإطلاق أكبر رحلة استكشاف لمنطقة الغسق. |
Sizin için hazırız. Beyaz bayrağını geri çekebilirsin. | Open Subtitles | . نحن مستعدون لك تستطيع أن تنكث علمك الأبيض |
Baş sayfayı istiyorum. Artık kampanyanın ikinci adımı için hazırız. | Open Subtitles | أريدها في الصفحة الأولى، نحن على استعداد الآن للخطوة التالية من حملتنا |
Sizi vurup, sonra da o bombanın üzerine atlamak için hazırız. | Open Subtitles | نحن مستعدين تمامًا لإطلاق النار عليك، والقفز علي القنبلة اليدوية. |
sizin için hazırız kaptan işaret verin | Open Subtitles | نحن جاهزون لأجلك ياكابتن قم فحسب بتوجيه الموجه لديك |
Gitmek için hazırız. | Open Subtitles | إننا جاهزون للذهاب |
- Gitmek için hazırız. - Bir dakika, Paulla. | Open Subtitles | نحن مُستعدون للذهاب - (أعطينى بعض الوقت يا (بولا - |
Tamam, Millet, bomba sahnesini çekmek için hazırız. | Open Subtitles | حسناً جميعاً، نحن جاهزون لتصوير مشهد القنبلة |
43. sahneyi tekrarlamak için hazırız ve bu senin karavanın kapısına bantlanmıştı. | Open Subtitles | اسمعي, نحن جاهزون كي نتدرب على المشهد 43 ووصل هذا الى عتبة مقطورتك |
Savaş başlıkları donatıldı ve geri sayım için hazırız. | Open Subtitles | الرؤوس الحربية مسلحة نحن جاهزون للعد التنازلى |
Pekala, ayrılma için hazırız. | Open Subtitles | نحن مستعدون لإنفصال وحدة القيادة و الخدمة |
- Bir süreliğine kendi haline bırak... - Dr. Bean, konuşma için hazırız. | Open Subtitles | ـ ليس من الضروري أن يكون طويلاً ـ الدكتور بن، نحن مستعدون |
Kokain kullandığını düşünüyorum Tenecteplase için hazırız. | Open Subtitles | اعتقد انه الكوكايين نحن مستعدون لدفع الأنزيم |
Radyoaktivite ölçüm aleti çevrimiçi işlem için hazırız. | Open Subtitles | النشاط الإشعاعي على الانترنت على استعداد للكشف |
Burada Musa'nın yasasını uygulamak için hazırız. | Open Subtitles | نقف هنا على استعداد لتشريع القانون من موسى. |
Fırlatma öncesi kontroller için hazırız Kumandanım. | Open Subtitles | نحن مستعدين لمراجعة قائمة التحقق قبل الطيران أيتها القائدة |
Bilgi toplantınız için hazırız, Çavuş Brody. | Open Subtitles | (جاهزون لأجلك الرقيب ( برودي لأستجوابك |
Yemek için hazırız. | Open Subtitles | إننا جاهزون لتناول الطعام. |
Yüzeye iniş için hazırız. | Open Subtitles | نحن في الموقف وجاهزون لوصلة الدخول |
Eski teçhizatın tamamını çıkardık ve kafesi yarın yerine koymak için hazırız. | Open Subtitles | الآن أخرجنا الجهاز القديم بالكامل، ونحن مستعدون لغرس القفص غدا. |
Tamam, yemi yuttu. Yarın için hazırız. | Open Subtitles | حسناً، إذن إلتقط الطعم، ونحن مستعدين للغد. |
Parti için hazırız. | Open Subtitles | نحن جاهزات للسهرة. |
Gerçekten büyük bir genişleme için hazırız. | Open Subtitles | والعروض الإيجابية التي وصلتنا، إننا نتوقع إنطلاقة قوية للغاية. |
Affedersiniz, konuşmanız için hazırız. Pekala, hemen geliyorum. Sağolun. | Open Subtitles | . أظن أننا مستعدون لسماع كلمتك . سأكون هنا فى دقيقة - |
Sizin için hazırız Baş Komiser Roberts. | Open Subtitles | إنّنا مستعدّون لأجلك أيّها المُفتّش (روبرتس). |