Vampir dünyasının küçük kraliçesi olabilirsin ama benim için küçük bir böceksin. | Open Subtitles | ربما تكونين ملكة صغيرة في عالم مصاصين الدماء ولكن بالنسبة لي . أنتِ حشرة |
Aşağıdaki adamlara, konuya bir çiçek aşısı gibi yaklaşıp, direnç oluşturmak için küçük bir miktar antijen kullanarak hastalığın etkilerini tersine çevirip çeviremeyeceklerini sordum. | Open Subtitles | ان نستعمل كميات قليله لمواجهة آثار المرض |
Bizim için küçük bir iş olduğunu söyledim, ...ama sesi çaresiz geldi, ben de gözümü açık tutacağımı söyledim. | Open Subtitles | وأخبرته أنها مهمة صغيرة جداً بالنسبة لنا ولكنه أصرّ على ذلك , فأخبرته أنني سأجد له طريقة ما |
Bunu, şans topu için küçük bir kıza saldıran adam mı söylüyor? | Open Subtitles | أنت تقول هذا يا من كنت تطارد طفلة صغيرة من أجل كرة؟ |
insan için küçük bir adım, o insan için küçük bir adım, o küçük bir adım... | Open Subtitles | خطوة لأجل الإنسانية ، خطوة لأجل الإنسانية خطوة لأجل الإنسانية |
Biz de bunu kutlamak için küçük bir parti veriyoruz. | Open Subtitles | لذا نحن نحضّز لحفل لنحتفل |
Troy veterinerlik bölümünde kim yeni bir başlangıç için küçük bir kasabandan geldi, Illinois gibi... oh, Troy. | Open Subtitles | تروي يدرس البيطرة انتقل الى هنا للتو , مستجد من بلدة صغيرة في إيلينوي تعرف بأسم |
Favori kitapçına senin için küçük bir armağan bıraktım. | Open Subtitles | تركت لك هدية صغيرة في المكتبة المفضلة لديك |
B. yeni Blair için küçük bir adım fakat garip bir eve doğru büyük bir adım atıyor. | Open Subtitles | ب تأخذ خطوة صغيرة في طريق بلير الجديدة وخطوة عملاقة واحدة نحو منزل غريب بالمدينة |
Aşağıdaki adamlara, konuya bir çiçek aşısı gibi yaklaşıp, direnç oluşturmak için küçük bir miktar antijen kullanarak hastalığın etkilerini tersine çevirip çeviremeyeceklerini sordum. | Open Subtitles | لقد سألت الرجال بالأسفل اذا كان يمكن ان نقترب بهذا مثل لقاح الجدري ان نستعمل كميات قليله لمواجهة آثار المرض |
Bizim için küçük bir iş olduğunu söyledim, ...ama sesi çaresiz geldi, ben de gözümü açık tutacağımı söyledim. | Open Subtitles | وأخبرته أنها مهمة صغيرة جداً بالنسبة لنا ولكنه أصرّ على ذلك , فأخبرته أنني سأجد له طريقة ما |
Bu İtalyan bir üretici için küçük bir mobilya ve tamamen düz olarak taşınıyor ve sonra katlanıp orta sehpa hâline geliyor | TED | هذة قطعة اثاث صغيرة من مصنع ايطالي، وهي مسطحة بالكامل، وتتحول الى طاولة للقهوه و كرسي. |
Biz de kutlamak için küçük bir parti veriyoruz. | Open Subtitles | لذا نحن نحضّز لحفل لنحتفل |
Hiç kimse sana şiir okumadı... ya da senin için küçük bir parça çalmadı mı? | Open Subtitles | تقرأ قليلا قصيدة... أو لعبت الموسيقى قليلا بالنسبة لك؟ |
Bizi mahallenize kabul ettiğinize teşekkür etmek için küçük bir şey. | Open Subtitles | مُجرّد عربون صغير لسماحكما لنا بالإنضمام لحيّكم! |
Senin için küçük bir işim var. | Open Subtitles | حصلت على وظيفة صغيرة بالنسبة لك. |
Ne olduğunu inceleyebilmek için küçük bir kıvrım daha eklediler. | TED | وأضافوا تجعيدة أخرى صغيرة لكي يستطيعوا دراسة ما الذي يجري. |
Senin için küçük bir işaret bıraktım. | Open Subtitles | عندي لك لافته صغيره تقول |