O, bana öyle bir hayat verdi ki, o, bütün klanı öldürdüği için kendini suçlu hissetmek zorunda değil.. | Open Subtitles | هو تركني حيّ لكي لا يشعر بالذنب بشأن قتله لكامل العشيرة |
Ama Alaska çok soğuktu ve babanın kredi kartını çaldığın için kendini suçlu hissettin. | Open Subtitles | لـكن المكان بـارد جـداً هـناك وبـدأت تـشعر بالذنب بشأن والدي والبطاقة المصرفية |
Dava açma kararından ötürü suçluluk duyduğunu ve bu kadar para aldığımız için kendini suçlu hissettiğini düşünüyorum. | Open Subtitles | أظنك تشعر بالذنب بشأن قرارك القيام بمقاضاتهم وأظنك تشعر بالذنب بشأن الحصول على كل هذا المال. |
Babamı kovduğu için kendini suçlu hissediyor sanırım. | Open Subtitles | أعتقد بأنه شعر بالذنب بشأن طرد أبي |