Başardığınız şey bazı insanların yapabilmek için tüm ömrünü verdiği birşey. | Open Subtitles | لقد حققتوا شيئاً بعض الناس يقضون عمرهم كله محاولين العثور عليه |
Başardığınız şey bazı insanların yapabilmek için tüm ömrünü verdiği birşey. | Open Subtitles | لقد حققتوا شيئاً بعض الناس يقضون عمرهم كله محاولين العثور عليه |
Senin için tüm hayatımı değiştiririm! İstediğin herşeyi yaparım, bebek. | Open Subtitles | . سوف أغير حياتى اللعينه كلها من أجلك سأفعل أىّ شىء تريدينه يا حبيبى |
Sizin için tüm gecemi boşalttım. | Open Subtitles | لقد الغيت كل مواعيدي لهذا الليلة كلها من اجلكم |
Bu nöbette bize katılmak için tüm Teksas'tan ev emekçileri geldi. | TED | تأتي عاملات المنازل من جميع أنحاء تكساس ليشاركن في هذه التظاهرة. |
Ve gerçekten de, bunu gerçekleştirmek için tüm değişik kaynaklardan verileri kullanabiliriz. | TED | و في الواقع، يمكن لنا أن نستخدم بيانات من جميع أنواع المصادر في الوقت الحاضر. |
Şimdi, gerçekten beni ispiyonlayanı bulmak için tüm takımı cezalandırmam gerekecek. | Open Subtitles | الان سيكون علي ان أعاقب فريقي كله لكي يتقدم أحد منهم |
Bu adam Miller'ı ya da canı istediği bir başkasını öldürmek için tüm dünyayı davet edebilir ve bizim elimizden hiç bir şey gelmez. | Open Subtitles | ذلك الرجل يستطيع دعوة العالم كله ليساعدوه في قتل ميلر ، وأي شخص آخر يريده ولن نستطيع أن نفعل شيئا |
Ama ölmedin. Bize yardım etmek için tüm hayatını beklemeye aldın. | Open Subtitles | لكنّكِ لم تفعلِ ذلك، بلّ إنّكِ كرّستِ حياتكِ بأسرها لمساعدتنا |
Senin için tüm hayatımı değiştiririm! | Open Subtitles | سوف أغير حياتي اللعينه كلها من أجلك. |
O cadı için tüm sülâleye ihanet etti. | Open Subtitles | لقد خان الجماعة كلها من أجل تلك االلعينة ... |
Yineliyorum, kurtulanları aramaları için tüm kurtarma birliklerine çağrı yapıyorum. | Open Subtitles | مرة أخرى ، أطلب من جميع قوات الإنقاذ البدأ في البحث عن ناجين على قيد الحياة |
Dolayısıyla hastamızı tedavi edebilmek için tüm enfeksiyon bölgelerinden... - ...kurtulmamız gerekir. | Open Subtitles | وبالتالي لعلاج المريض، ويجب علينا تخليص الجسم من جميع مواقع الإصابة. |
Şimdi kimin beni ispiyonladığını bulmak için tüm takımı cezalandırmam gerekecek. | Open Subtitles | حسنا علي ان أعاقب فريقي كله لكي يتقدم أحد منهم |
Bu adam Miller'ı ya da canı istediği bir başkasını öldürmek için tüm dünyayı davet edebilir ve bizim elimizden hiç birşey gelmez. | Open Subtitles | ذلك الرجل يستطيع دعوة العالم كله ليساعدوه في قتل ميلر وأي شخص آخر يريده ولن نستطيع أن نفعل شيئا |
Ama ölmedin. Bize yardım etmek için tüm hayatını beklemeye aldın. | Open Subtitles | لكنّكِ لم تفعلِ ذلك، بلّ إنّكِ كرّستِ حياتكِ بأسرها لمساعدتنا. |