"içindir" - ترجمة من تركي إلى عربي

• لأنك
• لأنه
• لأنني
• لأني
• فائدة
• لأنها
• لأنّك
• لانك
• لأنّه
• للناس
• ليتم
• لأنّي
• نفع
• لانها
• مخصص

Birisi, söylemesi gerekenden fazlasını söylüyorsa, sizin gerçek bir kadın olduğunuz, kalbinizin hala yandığı içindir, aleyhinize olduğu için değil.
إذا كان هناك شيء لجَعْل المرء يقول أكثر مِنْ يجب فهو لأنك إمرأة حقيقية وقلب جسد يحترق لَك، ولَيسَ ضدّك

Belki de sen bana kendinle ilgili hiçbir şey anlatmadığın içindir.
ربما لأنه لم يسبق لك أن أخبرتني بأي شيء شخصي عنك

Belki de Eric, Neil'in arkadaşıyla çok vakit geçirdiğim içindir.
ربما لأنني أقضي الكثير من الوقت مع أريك صديق نيل

Belki de tüm 50 eyaletin ismini çeyrek saniyede söylediğim içindir.
ممكن لأني استطيع ان اسرد اسماء الخمسين ولاية في ربع ثانية

Gizemli bir şekilde birbirinden soğumuş eski kolej kankaları hangi günler içindir?
وما تكون فائدة أصدقاء الكليّة المنفصلين لسبب غامض؟

Muhtemelen artık çalışmadığı içindir, ama benim için endişelenme.
ربما لأنها لم تعد تعمل لم يعد هناك سبب لتقلقي علي

Her gece zombi gibi orada burada dolaştığından vücudun yorgun düştüğü içindir.
ربما لأنك كنت تتجول في الأنحاء كالزومبي كل ليلة و جسدك منهك

Belki de baharda nasıl olacağını hayal etmeyi tercih ettiğiniz içindir.
ربما لأنك تفضل أن تتخيل كيف ستكون فى الربيع

Dayıcığım, alkış tufanı kopmadıysa sırf sizin gibi bir aslan saygı beklediği içindir yine de alkış yağmurunu hak ettiniz.
الجميعيثنونعليك.. لأنك تستحق الاحترام حقاً ..

Tamam, belki de birine sinirlenmek yaşadıklarınla yüzleşmekten kaçınmanın bir yolu olduğu içindir.
حسنا, لأنه ربما الغضب في وجه أحدهم وسيلة لتجنب مواجهة ما يحدث معك

Eğer bu iğrenç yer müsaitse, kimse orada çalışmak istemediği içindir.
إذا كانت هذه الظل البغيض هو متاح، ما هي الا لأنه لا أحد يمكن وجدت من هو على استعداد للعمل فيها.

Bir erkek dostlarına ayak uyduramıyorsa belki de farklı bir davulcuyu dinlediği içindir.
إذا كان الرجل لا يواكب أصدقائه ربما لأنه يسمع قارعاً آخر للطبول

Belki öyle çünkü zaten b.ktan bir anne olduğumu hissettiğim içindir.
تعلم , ربما لأنني اشعل انني ام فضيعة بالفعل او ..

Bilmem; belki de zeki, yetenekli ve profesyonel olduğum içindir.
لا أعلم ، ربما لأنني ذكية ، موهوبة ، محترفة

Belki de tüm kariyerimi endüstrideki ahlaksızlarla savaşarak geçirdiğim içindir.
ربما لأنني قضيت حياتي المهنية كاملة أحارب الحثالات في مجالنا.

Dalga motorunu tekrar topluyorum gibi hissediyorsan eğer cidden öyle yaptığım içindir.
إذا كنت تشعر كأني أخيط الجلد أسفل قضيبك فهذا لأني افعل ذلك

- Arkadaşlar bu zamanlar içindir.
ما فائدة الأصدقاء؟ نحن أصدقاء، أليس كذلك؟

Japonya yolunu şu anda yarıladığı içindir.
ربما لأنها في منتصف الطريق إلى اليابان الآن

- Uzun zamandır seni görmüyordum. - Belki de aramayı kestiğin içindir.
ـ لم أركِ منذ وقت طويل ـ ربّما لأنّك توقّفت عن الاتّصال

Belki de söylediğin şeylerin hiçbiri saçma olmadığı içindir.
ربما لانك لم تكن تقول كلام فارغ كما تعتقد.

Warren Komisyonu ikinci bir yemeğe dair kalıntı bulamadı belki de doktorların odasından çalındığı içindir.
لم تجد سلطات المنطقة دليلاً على وجودِ غداءٍ آخر وذلك غالباً لأنّه كان قد سرق من غرفة الأطباء

Cehennem korkaklar, ikiyüzlüler ve kendi inançlarının gücüyle yaşamaktan korkanlar içindir.
فالجحيم هى للجبناء والمنافقون وهى للناس الذين يخافون من الحياة بقوة الميثاق

-Teşekkürler Kaptan Marshfield, rekorlar kırılmak içindir. -Sizin felsefenizi hatırlıyorsam öyle evet.
شكراً لك أيها القبطان ـ مارشفيلد ـ صنعت الأرقام القياسية ليتم تحطيمها

Belki de kendi kaderimi yaşamadığım içindir.
ربّما لأنّي لا أحقّق قدري الذي كان يجب أن يكون.

İnsan dediğin merhamettir çünkü beynimiz başka ne içindir ki?
البشرية هي تعاطف لأن ما نفع عقولنا ؟

Evet, belki de doğum günümü benimle geçirmeye söz verdiğini bilmediği içindir.
بالطبع, حسناً, ربما لانها لا تعرف بانك وعدتني أن تمضي معي عيد ميلادي

Sadece yağda kızart. Zeytinyağı omlet gibi özel yemekler içindir.
زيت الزيتون مخصص للوجبات المميزة مثل عجة البيض.