| Bayanlar baylar, Şişko Moe'nun gizli alkol yuvasının ölümüne içiyorum. | Open Subtitles | سيداتى وسادتى ,انا اشرب نخب الختام فى حانة مو البدين |
| Ben rahatlamak için bir kadeh içiyorum. Bu farklı. -Öyle mi? | Open Subtitles | أتناول شراب واحد قبل العشاء للتخفيف من شدته ، هذا مختلف |
| Sadece son günlerde çok çalışıyorum, aşırı sigara ve içki içiyorum. | Open Subtitles | كنت فقط أعمل بجد كبير وأشرب أكثر من اللازم، أدخن كثيراً |
| Bir seninle çay içiyorum bir başkasıyla... | Open Subtitles | ما إذا كنت أحتسي الشاي معك أو مع شخص آخر |
| Bu yüzden alkol alacağım zaman ot içiyorum. | Open Subtitles | لهذا أدخنه. لو كنت سأشرب فأنا سأدخنه إذاً |
| Ama şu an yıllardır tattığım en iyi viskiyi içiyorum. | Open Subtitles | و الأن أنا أشرب أفضل ويسكي قمت بتجربته منذ سنوات |
| Bu yüzden annemle uğraşacağıma bir şişe şarabı, dibini görene kadar içiyorum. | Open Subtitles | هذا سبب بدل ان أواجه أمي لقد شربت قنّينة كاملة من النبيذ |
| Masadaki herkesin mutluluğuna içiyorum ve aramızda olmayan dostumuz Banquo şerefine. | Open Subtitles | اشرب نخب الفرحة الغامرة على المائدة بأكملها ونخب صديقنا العزيز بانكو الذى نفتقده |
| Ben ilk defa böyle içiyorum. | Open Subtitles | كانت المرة الأولى اللتي اشرب بها شيئاً كهذا |
| Sonuçta kendi paramla içiyorum. | Open Subtitles | ،حسناً، ولكن بالنهاية انا اشرب من حسابي الخاص |
| Bir Harvard binasıyla kahve içiyorum. | Open Subtitles | أنا أتناول القهوة مع بناية هارفارد حقيقية |
| Ben rahatlamak için bir kadeh içiyorum. Bu farklı. | Open Subtitles | أتناول شراب واحد قبل العشاء للتخفيف من شدته ، هذا مختلف |
| Huzurunda sigara içiyorum diye beni ayıplayacak kadar da sinirli. | Open Subtitles | ثم هو, ورغم كل الشكاوى المرفوعة ضده ينزعج لأني أدخن سيجارة بحضوره |
| Kahretsin, bu şeyleri neden içiyorum biri bana söyler mi? | Open Subtitles | الله، ستخبر شخص ماي لماذا أدخن هذه الأشياء؟ |
| Şimdi ise... dünyanın en büyük gemisinde, sizin gibi... kibar insanlarla şampanya içiyorum. | Open Subtitles | أحتسي الخمر معكم أيّها الراقيون. صبّ المزيد. |
| Kaçıyorum, boşanıyorum, tek başıma içiyorum. Bilirsin işte, klasik. | Open Subtitles | أهرف وأطلّق زوجتي أحتسي الكحول بمفردي، كما تعرفين، الوسائل التقليدية |
| Eğer doğruysa içiyorsunuz. Eğer yanlışsa, ben içiyorum. | Open Subtitles | إن كنت على صواب، ستشرب أنت وإن كنت على خطأ، سأشرب أنا |
| Sadece sabah kahvemi içiyorum ama bir türlü şeker kâsesini bulamadım. | Open Subtitles | أنا أشرب قهوتي الصباحية وحسب، مع أنني لا أجد وعاء السكر. |
| İlk kez su çorbası içiyorum. | Open Subtitles | لا اعتقد انى شربت شوربةُ ماءِ أبداً من قبل |
| Ben de hazır kahveden nefret ediyorum ama içiyorum, değil mi? | Open Subtitles | حسناً ، أنا أكره القهوة المجهزة لكنني أشربها ، أليس كذلك ؟ |
| Evet, ama ben senden yaşlıyım. Uzun zamandır içiyorum ben. | Open Subtitles | انا اكبر منك لقد كنت ادخن منذ فترة طويلة |
| Olsa iyi olur. 2. hindistancevizimi içiyorum. | Open Subtitles | سوف يكون افضل ذلك ، انا اتناول جوزة الهند الثانية لي |
| Ben yorgun olduğumda içiyorum. Yorgunluğu almaya birebir. | Open Subtitles | فعندما أشربه أثناء ساعات العمل، أشعر براحة شديدة |
| Rujum dağılmasın diye kamışla içiyorum. | Open Subtitles | أَشْربُ خلال قشّة ' يَجْعلُ أنا لا أُريدُ تَلْطيخ أحمرِ شفاهي. |
| O zaman size içiyorum, selamlıyorum ve Tanrı'ya sizin için teşekkür ediyorum. | Open Subtitles | أذن سأشرب نخبك واحييك واشكر الرب من اجلك |
| Daha az ot içiyorum. Ne yapmam gerek bilmiyorum. Geri zekalıyım ben! | Open Subtitles | قمت فقط بتدخين الحشيش اقل من السابق لا اعرف ما افعله , انا غبي |
| Ben sigara içiyorum ve uyuşturucu kullanıyorum. Artık ben bir erkeğim. | Open Subtitles | أدخّن وأشمّ الممنوعات وقتلت وسرقت؛ أنا رجل |