Onları püskürttüğünü ve içlerinden birini bir güzel tırmaladığını söyledi ama sarsıldığını görebiliyordum. | Open Subtitles | وقالت انها حاربتهم وخدشت واحداً منهم ولكني بإمكاني ان ارى إهتزازها من الحادثة |
Bir ağacın tepesinde bir kaç köle varmış ve prens içlerinden birini öldürünceye kadar onlara ok atmış. | Open Subtitles | ثم يأتون ببعض العبيد ويضعونهم على شجرة فيقومالحاكمبرميالسهامعليهم! حتى يقتل واحداً منهم |
Kazanılan bir zaferde içlerinden birini taşırlardı. | Open Subtitles | في النصر حملوا واحداً منهم |
- Bakın, içlerinden birini öldürmüşler. | Open Subtitles | -اسمعي، لقد قتلوا واحداً منهم |
İçlerinden birini. | Open Subtitles | واحداً منهم |