Onu uzun zamandır tanıdığın için mi yoksa iğrenç olduğu için mi iğrençti? | Open Subtitles | كان مقرف بسبب إنكِ تعرفيه منذُ وقت طويل ؟ أو لأنه هو مقرف |
Noter. - Ya oğlum... - Bu iğrençti. | Open Subtitles | مدقة يد الهاون بالجبنة أه يا رجل هذا مقرف |
Asla Dwight gibi görünemezdim. İğrençti. | Open Subtitles | أنا إطلاقاً لم أبدو مثل ذلك, ذلك كان مقرفاً |
Bu... İğrençti. Bu konuda nasıl bu kadar kötü olabilirim? | Open Subtitles | وألقينا بها من على السطح كان ذلك مقززاً كيف يمكنني أن أكون سيئاً جداً في هذا ؟ |
Bende annemin yanına taşındım ve bu gerçekten iğrençti. Çünkü benden iki yaş büyük bir herifle takılıyordu ve beni ona baba demeye zorluyordu. | Open Subtitles | طردت من العمل ثم انتقلت للعيش معها وكان هذا مقزز لانها كانت تحاول الزواج |
Çok ama çok iğrençti. Yeniden boyatmam gerekti. | Open Subtitles | كانت شديدة الاتساخ مقرفة, وكان عليّ أن أعيد طلائها. |
O kadar iğrençti ki. | Open Subtitles | كان ذلك مقرفًا جدًّا. |
Adamın bütün geleceğini o şekilde bir kenara atması iğrençti. | Open Subtitles | الطريقة التي تحدث بها عن مستقبل الرجل .. كانت مقززة. |
Bir kadından diğerine geçip, geçirip duruyordu ve iğrençti. | Open Subtitles | لقد كان يتنقل من واحدة إلى اخرى إنه أمر مقرف |
İğrençti. Sosislerin kesilişini kimse izlemek istemez. | Open Subtitles | اجل مقرف, لا داعي لأن يرى أحد كيف يصنع السجق يا جولز |
Babamla seni böyle samimi görmek biraz iğrençti. | Open Subtitles | مقرف نوعا ما أن أراك ودودا و متلطفا مع أبي |
Sanırım insan olduğumdan daha çok susamış bir vampirim ve babanın likörü iğrençti. | Open Subtitles | حسنا , أعتقد أنني أكثر مصاص دماء عطشا أكثر من عندما كنت بشريا ونبيذ أبيك مقرف |
- Gördüm iğrençti. Yeni bir silahın vardı galiba. | Open Subtitles | لقد رأيته إنه مقرف هل أشعر أن هذا سلاح جديد ؟ |
Bu akşam yaptığın her şey iğrençti. | Open Subtitles | ربَّاه, كل شيءٍ فعلتيه الليلة كان مقرفاً. |
Aslında iki parmağını yemeye çalıştım, ama tadı iğrençti. | Open Subtitles | في الواقع لقد حاولت أكل اصبعين لكن كان ذلك مقرفاً |
Bir kere denemiştim, iğrençti. | Open Subtitles | لقد جربت الأمر ولكنه كان مقرفاً |
Pekâlâ, ne dersen de iğrençti. | Open Subtitles | حسناً . أى كان ماتسميها - . لقد كانت أمراً مقززاً |
O kadar iğrençti ki, sanki ölü, yaşlı, iğrenç, ölü bir sincap gibiydi. | Open Subtitles | كان ذلك مقززاً بحق, وكأنها وكأنها سنجاب ميت , قديم , متعفن... |
Onlar işi biliyor..karım put gibi altımda yatardı İnanç ister insan..karım iğrençti | Open Subtitles | كنا نتضاجع و فى ذهنى تخيلت زوجتى تصرخى لى و توبخنى انى خائن و مقزز |
O kanepe iğrençti. Ellerimi yıkamam lazım. | Open Subtitles | تلك الأريكه كانت مقرفة وأريد غسل يداي |
iğrençti lan. | Open Subtitles | لقد كان ذلك الهراء مقرفًا |
Banyolar ne kadar iğrençti öyle? | Open Subtitles | كم هي مقززة تلك الحمامات ؟ |
Ben gidip biraz ferahlayacağım. Tren iğrençti. | Open Subtitles | سأذهب لأغتسل, القطار كان مقززا |
Dupree, dün akşam tuvaletimizde olanlar iğrençti. | Open Subtitles | دبري, ماذا فعلت بحمامنا بالامس, انه مثير للاشمئزاز |
İğrençti. Bir şey söylemek istemiyorum, çünkü senin arkadaşın. | Open Subtitles | .لقد كَانَ مُقْرِفَ أنا لَمْ أُردْ قَول أيّ شئِ |
Boyunlarına zincir bağladım. Akıl almazdı. İğrençti. | Open Subtitles | سلسلتُهما من رقبتيهما، وقد كان ذلك جنونًا ومرضًا. |
Kelepçe, deri, ağız topu. İğrençti. | Open Subtitles | أصفاد، جلود، كمامة كروية، كان ذلك مثيراً للإشمئزاز. |
O ev iğrençti. Ama tabii ki bu bir sebep olamaz. | Open Subtitles | ذلك المنزل كان بشعاً لكن بالطبع ، ذلك ليس عذراً |
Senin için gerçek hislerin çok hantal ve iğrençti. | Open Subtitles | مشاعرك الحقيقية كانت مجموع إجمالي أيضا ايكي لك للمواجهة. |