İşlediği suçlar çok zekice ve ayrıntılarına kadar planlanmış. | Open Subtitles | جرائمه في الغالب تكون ذكية و محكمة التخطيط |
İşlediği suçlar yüzünden anneler, babalar Kehribar'da hapsoldu. | Open Subtitles | أمّهات وأزواج علقوا بالكهرمان بسبب جرائمه |
Psikopatlık açısından bakarsak, işlediği suçlar çok iyi planlanmış olabilir. Hapisten kaçışları gibi mesela. | Open Subtitles | على عكس عاداته النفسية، جرائمه يُخطط لها بدقة كالفرار على سبيل المثال |
Böylece müvekkilleriniz cinayetle olmasa da diğer işlediği suçlar yüzünden hesap verecekti. | Open Subtitles | فإنّ كلّ واحد عليه التحاسب على جرائمه الأخرى. |
Onun düşüncesizce işlediği suçlar yüzünden bir kadını öldüremem. | Open Subtitles | لا أقوى على مهاجمة امرأة لجرائمه التي لا تستحق الغفران |
Ajan Keen, Alan Ray Rifkin, işlediği suçlar nedeniyle aldığı cezayı hak ediyor. | Open Subtitles | أيتها العميلة (كين (لقد استحق (آلان راي ريفكين العقوبة التي تلقاها جرَّاء جرائمه |
Onun işlediği suçlar yüzünden sen cezalandırılmazsın. | Open Subtitles | لذلك لن تتم معاقبتك على جرائمه. |
...işlediği suçlar nedeniyle, ve bu hainin izinden gitmeye çalışacak herkese örnek olması için! | Open Subtitles | ... جرائمه ، ومثلما هي تحذير للأخرين منكم الذين يمكنهم أتباع طريقه الخائن |
Ve Cumhuriyet'e karşı işlediği suçlar için Miles Matheson'ı. | Open Subtitles | (و (مايلز ماثيسون من أجل جرائمه ضد الجمهورية |
Kurt, işlediği suçlar yüzünden infaz edilecek. | Open Subtitles | سيتم إعدام الذئب بسبب جرائمه |
Galaksiye karşı işlediği suçlar yüzünden. | Open Subtitles | اعتقل هذا الرجل لجرائمه المرتكبة ضد المجرة |
..."Bin Laden layığını buldu, Andre Allen ne zaman insanlığa karşı işlediği suçlar için hesap verecek?" | Open Subtitles | (أو جي) تمت محاكمته، و(بن لادن) تمت محاكمته متى سيحاكم (أندري آلان) لجرائمه ضد البشرية |