"Mikro işlemci"yi icat edenlerin çoğunu tanıyorum ve | TED | أعرف الكثير من الأشخاص الذين اخترعوا المعالج الدقيق |
sadece neye benzediğini göstermek için, hareket halinde gösteren bir video ile işlemci mekanizması çalışması göstereceğim. | TED | الآن، سأعطيكم لمحة عما يبدو عليه وهو يتحرك بفيديو يعرض جزء واحدا فقط من آلية المعالج تشتغل. |
Bunu işlemci arayüzüne bağlamam gerek. | Open Subtitles | يجب أن أصل بهذا الى وصلة وحدة المعالجة المركزية |
Program hafızasında işlemci kayıt hatası. | Open Subtitles | يسجّل المعالج خطأ ما في ذاكرة وحدة المعالجة المركزية |
Bugünlerde deniyor ki, biyoteknoloji, bilgisayarların işlemci hızının en az altı katı oranında daha hızlı ilerliyor. | TED | يقال اليوم بأن التقانة الحيوية تتطور على الأقل 6 مرات أسرع من معدل تطور معالجات الحواسيب. |
Mikro işlemci öncesine ve her şeyin öncesine ait. | Open Subtitles | انه قبل اختراع المعالجات انه قبل اختراع اي شيء |
Bilgisayarlardan anlayanlarınız için: sağ yarıküremiz tıpkı bir paralel işlemci gibi çalışırken sol yarıkürenin çalışması ise bir seri işlemciye benzer. | TED | ولمن هم على دراية بأجهزة الكمبيوتر نصف المخ الأيمن يعمل مثل المعالج المتوازي بينما النصف الأيسر يعمل كمعالج تسلسلي |
Kırk beş saniye içinde mikro işlemci sistolik ve diyastolik basıncı ölçecek. | Open Subtitles | ، خلال 45 ثانية يَحسب المعالج الدقيق إنقبـاضك بدقّة |
Var olan fiberware işlemci devre ile bio-mekanik arayüz protokolünü olası sibernetik uygulamalara rehberlik etmesi için bütünleştirdik. | Open Subtitles | لقد دمجنا مجموعة دوائر المعالج الخاص بالجهاز ميثاق البروتوكول البيو ميكانيكي لقيادة التطبيقات المحتملة |
Aslına bakarsanız, Vergis bir Yüksek Bilişsel İşlemci geliştirmiş. | Open Subtitles | هكذا الدنيا فيرجي قام بتطوير المعالج مقرب |
Eğer bu gücü dizginleyip bir işlemci çekirdeği olarak kullanabilirsek, bu, insanlığın bildiği en hızlı bilgisayara erişmek gibi olacak! | Open Subtitles | إذا استطعنا تسخير نواة المعالجة هذا يشبه الدخول الى أكبر و أسرع كمبيوتر عرفه الإنسان |
O işlemci çekirdekleriyle kendi yoluna koyulup | Open Subtitles | مع تلك النواة المعالجة. ستكون جيداً على طريقك |
Ve bu ekstra geniş çip taşıyıcı ile işlemci ve yardımcı işlemci tek bir çoklu kabloyla taşınabiliniyor. | Open Subtitles | و مع هذا الحامل الواسع, و حدة المعالجة المركزية و وحدة التشغيل تقصر إلى كابل نقل إشارات واحد |
İşlemci olmadan zararsızdır. | Open Subtitles | بدون وحدة المعالجة المركزية، لن يكون ضاراً. |
İşlemci Yılbaşı ağacı gibi yanıp sönüyor. | Open Subtitles | وحدة المعالجة المركزية مضاءة مثل شجرة عيد الميلاد. |
Düşman bilgisayarlarına girmemizi sağlayan çok izlekli mini işlemci çalındı. | Open Subtitles | معالجات مصغرة متعددة الأوجه التي تمكن جواسيسنا من ولوج أنظمة حاسوب العدو. |
Bu şeyin içinde 6 tane dört çekirdekli işlemci var. | Open Subtitles | هذا الشىء لدية ست معالجات رباعيه النواه فى داخلة. |
Geçen yüzyıl yaşanan asıl üzücü olay şudur: dünya nüfusunu kocaman bir bilgisayar, tek parça paralel işlemci olarak düşünecek olursanız, bu üzücü olayı da milyarlarca işlemcimizin çevrimdışı olması diye düşünebilirsiniz. | TED | المأساة الحقيقية للقرن الماضي أنه: إذا كنت تفكر في عدد سكان العالم ككمبيوتر عملاق ، مكون من عدة معالجات (بروسيسورز processors )، فإن المأساة الكبرى هي أن المليارات من تلك المعالجات لم تكن تعمل. |
Intel çiplerindeki işlemci performansı, transistörün ortalama fiyatı- 1968de bir transistörü bir dolara alabilirdiniz. | TED | أداء المعالجات في رقاقات إنتل، السعر المتوسط للترانزستور-- 1968، كنت تستطيع شراء ترانزستور واحد بدولار. |
Aynısı işlemci hızlarına oldu. | TED | نفس الشئ ينطبق على سرعات المعالجات. |
Ve beni görür görmez dediler ki, daha hızlı bir işlemci ve daha iyi bir fareye ihtiyacımız var. | TED | وبمجرد أن نظرا لي، قالوا نحتاج الى معالج أسرع وفأرة أفضل. |