Ona ihanet ettiğim için beni lanetledi. | Open Subtitles | لقد لعنتني بسبب خيانتي لها. |
İhanet ettiğim 30 yıllık müşterim olan Bobby Ewing, 500,000 dolardan daha değerli. | Open Subtitles | خيانتي لـ(بوبي إونج)، زبوني مُنذٌ 30 عامٍ $كانت تساوي 500.000 |
Parayı aldıktan sonra, Lex' i öldürecekler ve ihanet ettiğim için beni de. | Open Subtitles | بعد أن يحصلوا على المال، سيقتلوا "ليكس" وربما أنا أيضاً لخيانتي لهم |
Caleb'e bu şekilde ihanet ettiğim için kötü biri olduğumu biliyorum. | Open Subtitles | أنظر، أعلم أنني شخصاً سيئاً لخيانتي لـ (كايلب) بهذه الطريقة. |
Starling'i terk ederek Rebecca'nın hatırasına ihanet ettiğim için Tommy'i arkada bıraktığım için kendimi kötü hissediyordum. | Open Subtitles | شعرت بسوء لخيانة ذكرى (ريبيكا) لدرجة أنّي غادرت مدينة (ستارلِنج) تاركًا (تومي) خلفي |
Ona ihanet ettiğim için özür dilerim. | Open Subtitles | وأسف لأني خيبت ظنكم بي |
Sana az önce Nikos'a ihanet ettiğim aynı sebepten ihanet ettim-- | Open Subtitles | لقد خُنتك لنفس السبب الذي خُنت (نيكوس) من أجله |
Mary'e ihanet ettiğim için kendimi kötü hissediyorum ama . | Open Subtitles | أشعر بالسوء من خيانتي ل(ماري)... ؟ |
Mary'e ihanet ettiğim için kendimi kötü hissediyorum ama . | Open Subtitles | أشعر بالسوء من خيانتي ل(ماري)... ؟ |
Jim'e ihanet ettiğim için kötü hissediyor muyum? | Open Subtitles | هل أشعر بالأسف لخيانة (جيم)؟ |
Ona ihanet ettiğim için özür dilerim. - Bir hata yaptım. | Open Subtitles | وأسف لأني خيبت ظنكم بي |
Sana az önce Nikos'a ihanet ettiğim aynı sebepten ihanet ettim-- | Open Subtitles | لقد خُنتك لنفس السبب الذي خُنت (نيكوس) من أجله |