Şuanki sağlık bakanı, Aaron Motsoaledi bu konsere katıldı ve kendisiyle tanışma fırsatım oldu. Bana bütünüyle takipçi olacağını ve değişime odaklanacığını söyledi, ki buna gerçekten ihtiyaç var. | TED | آرون موتسوليدي .. وزير الصحة الحالي حضر الحفل حينها وحظيت بفرصة مقابلته وقد تعهد لي بإلتزام تام لإحداث تغير حقيقي فيما يخص هذه القضية والذي هو مطلوب بشدة اليوم |
- Zorro gerekli olanları yapardı . - Ona yine ihtiyaç var. | Open Subtitles | زورو فعل ما كان مطلوب الآن هو مطلوب ثانية |
Sadece savaşçı toplamaya çalışmıyorsun-- artık mimar, mühendis, muhasebeci, hacker ve kadınlara ihtiyaç var. | TED | هم لا يبحثون عن محاربين فقط ولكنهم يحتاجون معماريين، ومهندسين، ومحاسبين، ومخترقي مواقع، ونساء. |
Avustralya'ya gideceğiz. Orada insana ihtiyaç var. | Open Subtitles | سنذهب إلى أستراليا، إنهم يحتاجون يد عاملة هناك |
Aslında, artık filonun yasal düzeni düzeldiğine göre göz ardı edilemeyecek yeteneklerime başka yerde ihtiyaç var. | Open Subtitles | فى الحقيقة , أن نظام قانون الأسطول قد طُبِق الآن مواهبى المتواضعة مطلوبة فى مكان ما أخر |
Bu klipte biraz daha popoya ihtiyaç var, o zaman canavar gibi olur. | Open Subtitles | كريس.. أنا أقول لك يا رجل نحتاج المزيد من المؤخرات وسوف نقفز للقمة |
Yani kulağı nasıl yaparsam yapayım, kağıdın dairesel bir alanının bir parçasına ihtiyaç var. | TED | إذا لا يهمني كيف أن أصنع الجنيح تحتاج إلى جزء من منطقة الدائرة الورقية |
Ne zamandan beri birine yardım etmek için safkan bir türe ihtiyaç var? | Open Subtitles | منذ متى و أنت تحتاج الى نسب عائلتك لتنقذ شخصا ما ؟ |
Hayır, ben aldım. İçeride yardımınıza ihtiyaç var. | Open Subtitles | لا، أنا أتولى هذا إنهم يحتاجونك في الداخل |
- Zorro gerekli olanları yapardı. - Ona yine ihtiyaç var. | Open Subtitles | زورو فعل ما كان مطلوب الآن هو مطلوب ثانية |
Bu arada komuta merkezinde bana ihtiyaç var. | Open Subtitles | التحدث عن شي , انا مطلوب بغرفة القيادة الان |
Çok acil ve hassas bir mevzu için sana ihtiyaç var Gaius. | Open Subtitles | أنت مطلوب لأمر كبير و ملح وذو حساسية شديدة |
Takımın ikinci en büyük beynine laboratuvarda ihtiyaç var. Hadi gidelim. | Open Subtitles | ثاني أذكى شخص في الفريق مطلوب في المختبر. |
Lord Yu bir hücum planlıyor. Gemilerimize başka yerde ihtiyaç var. | Open Subtitles | اللورد يو يعد قواته لمحاربتنا و سفننا يحتاجون إليها فى مكان آخر |
Yerinden oynatılmaması gerekiyor. Burada onun gücüne ihtiyaç var. | Open Subtitles | يجب أن لا يتحرك من تلك النقطه أنهم يحتاجون قوته هنا |
Şehri yeniden inşa etme mevzusunda yardıma ihtiyaç var. | Open Subtitles | هؤلاء الناس يحتاجون للمُساعدة في إعادة الإعمار |
Ama kötü olanların ders çıkarması için konuşmaktan fazlasına ihtiyaç var. | Open Subtitles | لكن السيؤون يحتاجون لاكثر من التكلم معهم ليتعلموا درسهم |
Şimdi hizmetlerine başka yerde ihtiyaç var. | Open Subtitles | الآن خدماتك مطلوبة في مكان آخر. |
Yani etiketlere, VIP listesine ne ihtiyaç var ki bunlar varken? | Open Subtitles | أعني، تعلمين، لماذا نحتاج للملصقات وقائمة الشخصيات المهمة بينما لدينا هذا؟ |
ve onu canlandırmak için noel babadana daha fazlasına ihtiyaç var. | Open Subtitles | و هي تحتاج إلى أكثر من بابا نويل لإنعاش ذلك |
Hadi polis memuru, 3000 Rupees ver. Ajanta ve Ellora için 3000 rupeese ihtiyaç var. Gitmeye gerek yok. | Open Subtitles | هيا يا شرطى أخرج 3000 روبية تحتاج الى 3000 روبية للذهاب الى اجأنتا والورا |
Petrol rafinerisinde size ihtiyaç var efendim. | Open Subtitles | سيّدي، يحتاجونك في مصفاة النفط |
...ve ayrıca bulunabilecek en iyi hayvan bakıcılarına ihtiyaç var. -Altı ay falan sürebilir. | Open Subtitles | ونحتاج أفضل العمال الذي يمكنه الخدمة لستة أشهر |
Çünkü buna çok ihtiyaç var. | Open Subtitles | نحن بأمس الحاجة |
Biliyorsun, duvar için insana ihtiyaç var. | Open Subtitles | أنت تعيّ أننا بحاجة للأشخاص الجيدين عند الجدار. |
Neden bütün bu karayolları böyle kalıcı olarak aydınlık? Gerçekten ihtiyaç var mı? | TED | لماذا كل هذه الطرق السريعة مضاءة بشكل دائم؟ هل هناك حاجة فعلا لذلك ؟ |
Bu savaş için bütün savaşabilecek erkeklere ihtiyaç var. Bu benim sorunum değil. | Open Subtitles | الملك بحاجة لكل رجل قادر على القتال في تلك المعركة |