ويكيبيديا

    "ikamet" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يقيم
        
    • مقيم
        
    • يسكن
        
    • يقطن
        
    • الإقامة
        
    • تقطن
        
    • المقيم
        
    • المقيمين
        
    • مقيمين
        
    • السكنية
        
    • من المغادرة و
        
    Sadece son 2 yıldır Maryland'de ikamet ettiği ve nakış yapmaktan hoşlandığı yazıyor. Open Subtitles مكتوب فقط انه يقيم في ولاية ميريلاند... في السنتين الاخيرتين, وانه يحب التطريز...
    Bu beş akrelik alanda 6000 birey ikamet etmekte ve ölüm oranı şehrin geri kalanının dört katı. Open Subtitles خمسة أفدنة يقيم بها 6 ألاف فرد و معدل الوفاة هُنا هو أربعة أضعاف باقي المدينة
    Son olarak, eğer ikamet eden bir uzaylıysan lütfen 316. seviyedeki göçmenlik bürosuna haber ver. Open Subtitles وأخيراً إذا كنت فضائي مقيم فالرجاء تبليغ هيئة الهجرة في القطاع 316
    Birbirlerinin en iyi arkadaşlarıymışlar. Gel gör ki, kötü bir adam delikanlının apartmanında ikamet ediyormuş. Open Subtitles ولكن كان هنالك شرير يسكن في المبنى الذي يسكن به الصبي
    Kuyutorman'ın cenup hudutlarında ikamet eder. Open Subtitles كان يقطن عند الحدود الجنوبيّة لـ"ميركوود"
    İkamet işi hallolana kadar beklersek, sen bir hastanede olacaksın ben diğerinde. Open Subtitles إذا أنتظرنا حتى إنتهاء الإقامة فستكون في مستشفى وأنا في مستشفى آخر
    Aslında bakarsanız ailesi halen Şikago'da ikamet ediyormuş. Open Subtitles في حقيقة الأمر، لازالت لديه عائلةً تقطن في مدينة "شيكاجو"
    Şansa bakın ki, Boston Üniversitesi Dijital Görüntüleme Sanatları Merkezi'nde ikamet eden bir film yapımcısıyım. TED كنت محظوظا بأن أكون المخرج المقيم بمركز فنون التصوير الرقمي في جامعة بوسطن.
    Burada ikamet eden onca kişiye ne olur, kim bilir? Open Subtitles و بعدها من يعرِفُ مالذي سيحصُل لجميعِ المقيمين هُنا ؟
    Burada ikamet edebilirler Teyla, ama onlar Atalar değiller. Open Subtitles ربما يكونون مقيمين هنا يا تايلا لكنهم ليسوا أجدادنا
    Söylentilere göre Hercules adındaki adam orada ikamet ediyormuş. Open Subtitles ويشاع أن الرجل المعروف باسم هرقل يقيم هناك.
    13'ün ikamet ettiği yerdeki photo shop data bağlantısında bir data bağlantısı varmış. Open Subtitles هناك امر غير مكتشف في وصلة البيانات في محل التصوير حيث "13" كان يقيم
    Maymun arkadaşımızdan yola çıkarsak sanırım kalemizde tam olarak kimin ikamet ettiğini biliyoruz. Open Subtitles وإنْ كان صديقنا القرد مؤشّراً... فأظنّنا نعرف بالضبط مَنْ يقيم في قلعتنا
    - O burada ikamet ediyor. - Şimdilik evet. Open Subtitles إنه يقيم هنا الآن - في الوقت الحالي، نعم -
    Sıcak, buharlı , sexpot , 'n ' roll , dördüncü yıl psikolojik ikamet kaya Open Subtitles المثير, المغرى , و المحب للجنس الروك اند رول,طبيب نفسى مقيم للسنه الرابعه
    Bu gün, Gannon'da ikamet eden 4 yaşındaki Cody Martin'i arama çalışmalarının ikinci günü. Open Subtitles عن طفل مقيم في جانون اسمه كودي مارتن
    Eh, biz bakıcının tam zamanlı bir ikamet eden olmasına ihiyacımız var. Open Subtitles الراعي يكون أن نشترط دائم بشكل مقيم
    Şu anda İngiltere'de ikamet eden ve katalepsi (donakalma) şikayeti olan Rus bir asilzadeden bu mektubu almıştım. Open Subtitles من نبيل روسى يسكن الان فى انجلترا ويعانى من الصرع.
    Bir yerlerde ikamet etmiş olmalı, öyle değil mi? Open Subtitles عليه أن يسكن في مكان ما، صحيح؟
    Karda Nui'de ikamet ediyor ve Toa'ya tapıyor. Open Subtitles إنه يقطن في عالم "كاردا" و يقدّس أبطال الـ(توا)
    Selam olsun. Ad, soyadı, meslek ve ikamet yeri. Open Subtitles مرحباً, الاسم و الكنية والعمل ومكان الإقامة
    Senin vampir avcın buralarda Cincinnati'de ikamet ediyor. Open Subtitles صائدة مصّاصي الدماء خاصّتكم تقطن حاليًا في (سينسيناتي).
    Laura Sutton, Yabancıların İkamet Yasası'nı ihlalden tutuklusunuz. Open Subtitles (لورا سوتن)، أنت رهن الاعتقال لخرقك قانون المقيم الأجنبي.
    Bizim bu seslere kısmen ihtiyacımız var çünkü Amerikan liderliği Amerika'da ikamet edenlere benzemiyor. TED نحن بحاجة هذه الأصوات ويرجع ذلك لأن القيادة الأمريكية لا تشبه المقيمين الأمريكيين.
    Burada zaten birileri ikamet ediyor galiba! Open Subtitles يبدو أن هناك مقيمين هنا بالفعل!
    - Çünkü mülkün olduğu ikamet bizim tek kâr getiren bölgemizdi. Open Subtitles وذلك بسبب أن بيع الممتلكات السكنية كان هو الشىء الوحيد المربح.
    Ama uyuşturucu bulundurmaktan hükümlüysen nasıl ikamet izni aldın? Open Subtitles لكن كيف تمكنت من المغادرة و إنّك مُدان بتهمة حيازة المُخدرات؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد