Sen iki çocuğun olmasına rağmen çalışıyorsun. | Open Subtitles | أنتي كنتي تَعْملَي عندما كَانَ عِنْدَكَ طفلان رضيعان |
İki çocuğun bayram süresince hasta olmasından beter ne var? | Open Subtitles | ما أسوأ من طفلان مريضان خلال فتره الأعياد؟ |
Çocuk Hizmetleri'ndeki arkadaşım, sana iki çocuğun kaldığı bir oda buldu. | Open Subtitles | اتصالي مع اصلاحيات الاطفال وضعتك مع طفلين فقط , ذلك جيد |
Laennec, söylendiğine göre, Paris sokaklarında yürürken iki çocuğun bir sopayla oynadıklarını görür. | TED | ويقال بأن لينيك كان يتمشى في شوارع باريس ورأى طفلين يلعبان بعصا |
Neyse ki onun yanındaki iki çocuğun ormanın bu kısmına düştüğü görülmüş. | Open Subtitles | لحسن الحظ، ولدان من معارفه رأيا سقوط هإلى هذا الجزء من الغابة |
Kemanın için üzgünsün ama kadının ve iki çocuğun da buna üzülüyor | Open Subtitles | صحيح, أنك مكتئب بشأن الكمان, لكن لديك زوجة وطفلان وأنت مسؤول عنهم. |
Evet, komşusu ölüm saati sularında binaya iki çocuğun girip çıktığını görmüş. | Open Subtitles | اجل الجارة قالت انها رأت طفلان يدخلان ويخرجان من المبنى في وقت حدوث الجريمة |
Gümrük belgesinde sadece iki çocuğun ismi var. | Open Subtitles | هناك طفلان اثنان فقط على اللائحة |
Bir kocam var, senin de karın ve iki çocuğun. | Open Subtitles | أنا متزوجة و أنت متزوج و لديك طفلان |
Patrick, bu kadından iki çocuğun var. | Open Subtitles | لديك طفلان من هذه المرأة يا إيلين. |
Afet gibi bir karın, iki çocuğun Westchester'da bir evin var. | Open Subtitles | زوجة مطلّقة, طفلان, منزل في وينتشستر |
Bahse girerim sen şimdi bu yaştaki iki çocuğun, böyle bir zamanda rahip ve haham olmak istemelerine şaşıyorsundur. | Open Subtitles | لابد أنك تتساءل ما الذي يدفع طفلين .. في مثل هذا العمر للتفكير في أن يصبحا قسا وحاخاما |
Bahse girerim sen şimdi bu yaştaki iki çocuğun, böyle bir zamanda rahip ve haham olmak istemelerine şaşıyorsundur. | Open Subtitles | لابد أنك تتساءل ما الذي يدفع طفلين .. في مثل هذا العمر للتفكير في أن يصبحا قسا وحاخاما |
Oradaki iki çocuğun neden aç olduğunu anlayamadığını söylemişti. | Open Subtitles | لقد كان يتسائل عن سبب جوع طفلين توجد أسمائهما ضمن الرعاية الإجتماعية |
İki çocuğun ormanda kaybolmalarının üstünden üç gün geçti fakat henüz bir haber alınamadı. | Open Subtitles | في مستهل اخبارنا البحث عن طفلين تائهين ضائعون في الغابة ليومهم الثالث |
Olsaydı iki çocuğun gerçek bir bebekle evcilik oynaması gibi olurdu ve sonu büyük ihtimalle kötü biterdi. | Open Subtitles | كان سيبدو مثل طفلين يلعبون داخل منزل بطفل حقيقى ، وكان سينتهى بصورة حزينة |
Adın Boris Glazunov. Evlisin, iki çocuğun var: | Open Subtitles | اسمك بوريس جلازونوف أنت متزوج وعندك ولدان |
Geriye döndüğümde bölge savcısı olmuştun evliydin ve iki çocuğun vardı. | Open Subtitles | وعندما رجعت وجدتك أصبحت مدعية عامة متزوجة ولديك ولدان أتريدينني أن أكتب ذلك؟ |
Düzinelerce insan yaralandı ve iki çocuğun durumu kritik. | Open Subtitles | اكثر من دزينة من الناس قد تأذوا وطفلان بحالة خطرة |
Lütfen. İki çocuğun olmak üzere. | Open Subtitles | رجاءاً , انت على وشك ان تصبح اباً لطفلين |
Jordan. Hapiste çürüyeceksin. İki çocuğun da üniversiteyi bitirmiş olacak. | Open Subtitles | (جوردن)، ستتعفن في السجن حتى يتخرج طفليك من الجامعة |
Beraber büyüyen iki çocuğun hikayesi. | Open Subtitles | كانا هذان الطفلان يكبران معاً. |