Akraba olmayan iki kişinin kapması için bir neden yok. | Open Subtitles | لا يوجد سبب منطقي لأن يعاني منه شخصان غير مرتبطين |
İki kişinin daha ölerek, ölü sayısını 11'e çıktığını söyleyebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا تأكيد موت شخصان آخران ليرفع حصيلة الموتى إلى 11 |
Hayır, yanılmıyor. Çimento fabrikasından iki kişinin vurulduğunu söyledi. | Open Subtitles | لقد قال أن رجلين من مصنع الأسمنت اطلق عليهما النار اليوم. |
Onu canlı ele geçirmek en az iki kişinin işi. | Open Subtitles | على الاقل عمل رجلين معا قد يساعد في القبض عليه حيا |
Bir keresinde ona, çetesinden iki kişinin bir tüccara saldırıp, karısına tecavüz ettiğini söylediler. | Open Subtitles | قيللهمرة.. أن رجلان من جماعته هاجما تاجراً و أهانا زوجته |
Ve Afrika'dan bir veya iki kişinin ne kadar ilham verici olduğunu düşünmek bile. | TED | وعليهم التفكير في واحد أو اثنين من السكان خارج أفريقيا والذين هم حريصون حقاً. |
Bunu sadece iki kişinin çözmeye çalışıyor olması ilgincime gitti. | Open Subtitles | من الصعب أن نتخيل أن هناك شخصان فقط يحاولان حلها. |
Bu mevzuyu sadece iki kişinin bildiği düşünülüyordu dernek başkanı ve onun muhasebecisi. | Open Subtitles | ربما إختلط على الأمر قليلا و لم يكن يعرف بالأمر إلا شخصان |
İslamiyet'te biz sadece iki kişinin Tanrı ile doğrudan konuşabildiğine inanırız. | Open Subtitles | في الإسلام، نؤمن أن شخصان فقط تكلَّما مع الرب مباشرة |
Tanımadığını iddia ettiğin iki kişinin kanının gömleğinde ne aradığını açıklayabilir misin? | Open Subtitles | هل يمكنك ان تشرح لنا كيف لدم شخصان تدعي بأنك لا تعرفهما, موجود على قميصك؟ |
Beraber çalışan iki kişinin çıkması konusunda ne düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | ماذا تعتقد حوالي شخصان مَنْ يَعْملُ يُؤرّخُ سوية؟ |
Ama ben farklı kökenleri olan iki kişinin kimyaları uyuşursa başarabileceklerine inanıyorum. | Open Subtitles | ولكني أعتقد أنه من الممكن أن ينجح شخصان سويا من خلفية اجتماعية مختلفة إذا وجِدَت العاطفة |
Tebrikler. Setinizi tamamlayabilmenizi iki kişinin ölümüne borçlusunuz. | Open Subtitles | مبروك , وهناك رجلين مقتولين ويمكنك أن تحضري مجموعة تطابق أيضاً |
Oraya, iki kişinin taşıyabileceği tabutlar giriyor... 8 kişinin zorla taşıyacağı kaltak gibi çıkıyorlar. | Open Subtitles | النعش يدخل على كتف رجلين لكنه يخرج وقد حمله ثمانية رجال |
Ben sadece bir laborantım ama duyduğuma göre iki kişinin işiymiş. | Open Subtitles | انا مجرد فني مختبر لكن يبدو انهم يتحدثون عن رجلين يعملون معاً |
Bu adamı izleyip kasabaya geri getirmek en az iki kişinin yapacağı bir iş. | Open Subtitles | لنحاول إستدراج هذا الرجل ليعود مرة تانية للمدينة علي الأقل هذه مهمة رجلين |
Benim mangamdan iki kişinin dizlerinden bacakları kopmuştu. | Open Subtitles | حسناً، رجلان في فرقتي أنفجرت أرجلهم من عند الركبتين |
Geri dönme ihtimaline karşın iki kişinin geçidi korumasını istiyorum. | Open Subtitles | أريد رجلان يظلوا كي يحموا البوابة في حال ان الدائرة عاودت الإتصال |
Sen iki kişinin yaşamını aldın ve vicdanın hiç sızlamadı. | Open Subtitles | لقد سلبت روح اثنين من البشر ولم تشعر بأي وخزة ضمير |
Bilinç kaybı sırasında en azından iki kişinin kendinde olduğundan eminiz. | Open Subtitles | لقد قررنا أنه على الأقل هناك شخصين كانا مستيقظين خلال الإغماء |
- Uçan indiğinde ortaklarım iki kişinin pisttin kör bir noktasından onları gözetledigini farketti. | Open Subtitles | عندما حطت الطائرة لاحظ زملاءي وجود شخصين يتجسسان عليهم |
Uçakta yapıverdim. Tam iki kişinin arasında. | Open Subtitles | فعلتُها في الطائرة وسط هذين الشخصين |