Bana neler verebileceğini biliyoruz ama yapma, ikimiz de biliyorduk bu işin yürümeyeceğini... | Open Subtitles | أقصد، تباً، أعرف أن لديك كل هذا لتقدمه ... لكن بربك، كلانا عرف أن ذلك لن |
İkimiz de biliyorduk ki eğer bebek, siması beyaz olarak doğsaydı, | Open Subtitles | كلانا عرف إذا وُلد الطفل أبيض |
İki hafta geçirebileceğimizi ikimiz de biliyorduk, o kadar. | Open Subtitles | نعلم بأنه لم يتبقى لنا سوى اسبوعين معا ثم سينتهي الأمر عند ذلك |
İki hafta geçirebileceğimizi ikimiz de biliyorduk, o kadar. | Open Subtitles | نعلم بأنه لم يتبقى لنا سوى اسبوعين معا ثم سينتهي الأمر عند ذلك |
Bunun kolay olmayacağını ikimiz de biliyorduk. | Open Subtitles | كلانا علم أن هذا العمل لن يكون سهلًا |
Richard. Bugünün geleceğini ikimiz de biliyorduk. Bir gün birileri onun için gelecekti. | Open Subtitles | (ريتشارد)، لقد علمنا أنّ هذا اليوم سيأتي، أنّ يومًا ما سيأتي شخصًا من أجله. |
Bu vaktin geleceğini ikimiz de biliyorduk. | Open Subtitles | كلانا عرف أن تلك اللحظة آتية |
Bunu ikimiz de biliyorduk. | Open Subtitles | كلانا عرف ذلك |
Bu günün gelip çatacağını ikimiz de biliyorduk. | Open Subtitles | كلانا علم أن هذا اليوم قادم |
Bugünün geleceğini ikimiz de biliyorduk. | Open Subtitles | -كلانا علمنا أنّ هذا اليوم سيأتي . |