- Kötü, ne yazık ki. Pek çok ikinci derece kanıt var. Ve tanığı da yok. | Open Subtitles | كتلة من أدلة ظرفية لا عذر على الاٍطلاق ، اٍنها بطاطس ساخنة |
İkinci derece kanıt bu. | Open Subtitles | كلّها أدلة ظرفية. |
İkinci derece kanıt. | Open Subtitles | أدلة ظرفية. |
İkinci derece kanıt olarak da, Logan'ı cinayeti çözmeye çalıştığı için öldürdün. | Open Subtitles | ولديّ أدلّة ظرفيّة أيضاً أنّك قتلت (لوغان) لتغطية الأمر. |
Liam'a olan dava da çok fazla ikinci derece kanıt var. | Open Subtitles | هذه القضيّة ضدّ (ليام) ظرفيّة للغاية. |