"ikisini bir araya" - ترجمة من تركي إلى عربي

• معاً

Bu ikisini bir araya getiriyoruz. Aynı sistemin içinde...
حسناً ؟ ونقوم بوضع هذين النوعين معاً في النظام ذاته.

O ikisini, bir araya getirmeliyim ve sen de bunun için bana yardım etmelisin.
حسنٌ, سأجمع الإثنان في غرفة معاً وسأحتاجُ مساعدتكِ

İkisini bir araya getirerek sınırsız bir şekilde hava yoluyla aktarılabilen yeni bir virüs yarattım.
جمعت الإثنان معاً لخلق فيروس جديد يمكن نقله في الجو دون أي قيود

İkisini bir araya getirmek için o kadar uğraştıktan sonra onu yalnız bıraktım.
كل هذا السعي لجمعهم معاً مجدداً ثم تركتها

Pardon Beş'in yardımıyla seni bir bütün yapma amacı ikisini bir araya getirdi.
كان من تصرفها لجعلكِ أن تجمعين الأثنان معاً

Uzun bir zaman aldı -- Demek istediğidim bu, sıradışı bir evlilik -- ikisini bir araya getirmek uzun zaman aldı.
لقد استغرقت وقتاً طويلاً-- أعني، أن هذا المزيج غير شائع-- مضى وقت طويل لمزج هاتين معاً

Bu ikisini bir araya getirmeye ve çocukların hayatın tüm bu ilginç prensipleri arasında, -mevcut ve gelecekteki muhtemel halleriyle- gezinebileceği bir oyuncak yapıp yapamayacağımı düşünmeye başladım.
بدأت وضع هذين الامرين معاً وأتسائل هل يمكنني أن اصنع لعبة حيث يمكن للاطفال القيام برحلة من خلالها كل هذه المبادىء الحياتية المثيرة للاهتمام كما هي موجودة ويمكن أن تكون في المستقبل.

En kısa sürede ikisini bir araya getirmeyi umuyoruz.
و نأمل أن نجمعهما معاً بأسرع وقت ممكن

Bir veya iki defa, ikisini bir araya getirebilirsin.
يمكن أن تتناولهما معاً مرة أو مرتين

Şu anda, neredeyse hiç kimse silah sınıfı hammadde üretimini desteklemezken, 2011'de bu büyük bir blok haline geliyor, ve bu ikisini bir araya getirdiğiniz zaman, İran'da hakim nüfuzu tanımlarsınız.
تقريباً لا أحد يدعم البحث عن وقود أسلحة نووية اليوم , لكن في 2011 ذلك سيكون كتلة كبيرة , ولو وضعتم هذين الإثنين معاً , سيكون ذلك قوة التأثير علي إيران .

Doğal grubun boyutu, insanların doğal topluluğu, 150 bireyden fazlası değil ve bunun ötesindeki her şey hayali hikâye türlerine ve geniş ölçekli kurumlara dayalıdır ve yine, ikisini bir araya getirmek için ve 21. yüzyılda hem küresel düzeye, hem de yerel topluluğa ihtiyacımız olduğunu anlamak için, türümüzün biyolojik anlayışına dayalı olarak bir yol bulabileceğimizi düşünüyorum.
حجم الفرق الطبيعية، المجتمع الطبيعي للجنس البشري، لا يزيد عن 150 فرداً، وكل شيء يتجاوز ذلك هو في الحقيقة قائمٌ على جميع أنواع القصص الخيالية و المؤسسات واسعة النطاق، وأعتقد أننا يمكننا إيجاد طريق، مجدداً، قائمٌ على الفهم البيولوجي لجنسنا، لنسج الأثنين معاً ولنفهم أن اليوم في القرن الواحد والعشرين، نحتاج إلا كلاً من المستوى العالمي والمجتمع المحلي.

Önümüzdeki 17.5 dakika boyunca şunu yapmaya çalışacağım; size bu alevlerden ve ekonomide-- nerede bulunduğumuzdan bahsedeceğim. daha sonra TED'de son 25 yıldır yer almış ve bu konferansta da yer alacak olan üç akımı ele alacağım ve bu ikisini bir araya getirmeye çalışacağım.
لذلك الذى سأحاول عمله فى ال17 دقيقة ونصف القادمة هو أننى سأتحدث أولاً عن النيران -- أين موقعنا فى الإقتصاد -- وعندها سأخذ ثلاثة إتجاهات حدثت فى تيد عبر الخمسة وعشرون عاماً الأخيرة و ستحدث فى هذا المؤتمر وسأحاول أن اربطهم معاً .