ويكيبيديا

    "ilacının" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • دواء
        
    • دوائك
        
    • مبيد
        
    • دواءك
        
    • عقار
        
    Eczacı olabilirim ama öksürük ilacının neye benzediğini de bilirim, doktor. Open Subtitles أنا مجرد صيدلي لكنني أعرف كيف يبدو دواء السعال يا دكتور
    Kanser ilacının nasıl yapıldığına dair hiçbir şey bilmiyoruz. TED ليس لنا علم حتى بأبسط الأشياء المتعلقة بكيفية صناعة دواء السرطان.
    Kalp ilacının yanında ...başka ilaçlar da almış. Open Subtitles تناول تشكيلة خطيرة جداً من دواء القلب، وهذه الحبوب الأخرى.
    İlacının onun sonunu hızlandırmış olabileceğini mi söylüyorsun? Open Subtitles هل تريدى ان تقولى ان دوائك قد أسرع فى موته ؟
    Ve ilacının senin üzerindeki faydası meselesi var. Open Subtitles وهناك التساؤل حول فاعلية دوائك
    Toksik ot ilacının 50000'den fazla doğum arızasına yolaçtığı bildirildi ve Vietnam sivilleri ve askerlerinde yüzbinlerce kanser vakasına ve Güneydoğu Asya'da görev yapmış eski Amerikan askerlerinde. Open Subtitles مبيد الأعشاب السام سبب على ما يقال أكثر من 50000 عيب خلقي ومئات الآلاف من حالات السرطان في الجنود والمدنيين الفيتناميين
    İlacının... bu olduğuna yemin edemem. Open Subtitles لن أقسم بأن هذا هو دواءك الرئيس
    Şirketinin yeni ilacının tanıtımını mahvettim. Open Subtitles حسناً، كنت لقد ضربت عقار شركتك أمام الناس
    Elimizdeki şey Zybax ilacının toplatılmasının maliyet-fayda analizi. Zybax hakkında bilgimiz var mı? Open Subtitles ، مالدينا هنا هو تحليل التكاليف والمنافع . "لسحب منتج دواء اسمه "زيباكس
    Geçen hafta polisin açıklama getirdiği soğuk algınlığı ilacının etkisinde araba kullanmanın kokain etkisiyle aynı olduğu hakkındaki iddiasından bahsetmiştik. Open Subtitles بيّنا في الأسبوع الفائت أنّ الشرطة تزعم أنّ القيادة تحت تأثير دواء الزكام تُعادل تماماً القيادة تحت تأثير الكوكايين
    O olay gerçekleştiği sırada menopoz ilacının etkisi altındaydım. Open Subtitles في وقت حدوث هذه الحادثة كنت تحت تأثير دواء لقطع الدورة الشهرية
    Aldığın kalp ilacının, hafıza kaybı nöbetlerine sebep olduğu biliniyor. Open Subtitles دواء القلب الذي تحصل عليه معروف بأنه يسبب نوبات من فقدان الذكرة
    Mesela, diyelim ki, yeni bir baş ağrısı ilacının etkinliğini denemek istiyoruz. Baş ağrısından muzdarip çok sayıda denek buluruz. Denekleri rastgele iki ayrı gruba ayırırız. Gruplardan birine, çalışma konusu olan ilacı veririz. Diğerine ise, etkisiz bir madde, plasebo, veririz. TED على سبيل المثال، عند اختبار دواء جديد للصداع، فإن تجمع كبير من الأشخاص الذين يعانون من الصداع سيتم تقسيمهم عشوائيًا إلى مجموعتين، الأولى تتلقى الدواء، والثانية تتلقى علاجًا بديلًا.
    Olağan bir durum, tansiyon ilacının etkisi. Open Subtitles ذلك طبيعي انه بسبب دواء ضغط الدمّ
    Bayan Serrecold'un ilacının içinde arsenik olduğunu doğruluyor. Open Subtitles وجود الزرنيخ في دواء السيده سيركولد
    Şimdi kendi ilacının tadına bak bakalım. Open Subtitles الآن ستتذوقين طعم دوائك الخاص
    - İlacının bir kısmını. Birazcık sadece. Open Subtitles - بعض من دوائك, فقط كمية صغيرة -
    Maura, şefin önlüğündeki böcek ilacının markasını tespit edebilir misin? Open Subtitles مورا هل يمكنك تتبع مبيد الحشرات على معطف الشيف عن طريق العلامة التجارية ؟
    Bir de zararlı ot ilacının kutusu var. Open Subtitles و هناك أيضاً علبة مبيد الأعشاب الضارة
    İlacının vakti geldi, Emily. Emily. Open Subtitles -أنه وقت (دواءك(أيميلي.
    Bir ADD ilacının geliştirilmesi sırasında şans eseri keşfedilmiş. Open Subtitles لقد تم إكتشافه عن طريق المُصادفة أثناء العمل على تطوير عقار إضطراب تشتت الإنتباه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد