Başarılı bir şekilde illüzyon yaratmak için ilk ihtiyacınız olan şey güvendir. | Open Subtitles | من أجل النجاح في صنع الوهم الشيء الأول الذي تحتاجه هو الثقة. |
Bir siber-sihirbaz olarak ben, illüzyon öğelerini ve bilimi, gelecekteki teknolojinin nasıl deneyimlenebileceğini hissettirmek için birleştiririm. | TED | وكساحر سيبراني، أدمج عناصر الوهم والعلم لإعطائنا فكرة عن كيف يمكننا اختبار التكنولوجيات المستقبلية. |
Görüyorsunuz, gerçek ve illüzyon arasındaki ayrım bize görünen şeyler ve aslında gerçekte nasıl oldukları arasındaki ayrım. | TED | انظر، إن التفريق بين الحقيقة و الوهم هو التفريق بين كيف تبدوا الأشياء بوعينا و كيف هي في الحقيقة |
İşin sırrını biliyorsanız illüzyon bunun neresinde? | TED | الآن، إن كنت تعرف ماهيّة الحِيلة، فأين الخدعة في ذلك؟ |
Ama bu Iguazu Şelaleleri'nin bir illüzyon olduğu anlamına gelmez. | TED | هذا لا يعني أن شلالات إجوازو عبارة عن وهم. |
Acı yada illüzyon yok. | Open Subtitles | {\cH031309\3cH457A17} لا مرارة ولا أوهام |
Bütün içimizdeki kişiye özel görüntü fikrinin bir tür illüzyon ya da kafa karışıklığından ibaret olduğuna dair düşüncesi. | TED | فكرة الفيلم الداخلي الذاتي كلها تتضمن نوعًا من الوهم أو الارتباك. |
Ama bu resmi kaldırsam bile, beyinlerimizin bu tip paternleri bulma konusundaki şartlanması nedeniyle illüzyon hala güçlü bir şekilde görülebiliyor. | TED | ولكن حتى عندما ابعدها بعيدا فان الوهم قوي جدا بسبب كيف ان عقولنا تجتهد في البحث للعثور على هذا النوع من الانماط |
Büyük ihtimalle böyle düşünmeleri için illüzyon kullanmıştır. | Open Subtitles | يبدو أنه استخدم تقنية الوهم ليجعلهم يفكرون هكذا |
Fakat kırmızı ve mavi kapsüller arasındaki seçim ...aslında illüzyon ve realite arasındaki seçim değildir. | Open Subtitles | الخيار بين الكبسولة الزرقاء والحمراء ليس حقيقة خياراً بين الوهم والواقع |
Fakat hala ondan etkilenirsiniz. İllüzyon devam eder. | Open Subtitles | ومع ذلك تبقى مفتوناً به، الوهم يصمد ويبقى |
Modanın şiirselliği bir illüzyon yaratmaktan geçiyor, gördün mü? | Open Subtitles | شاعرية الأزياء تعتمد على خلق الوهم, أترين؟ |
Bu illüzyon beynin nasıl çalıştığıyla ilgili temel bir şeyi ortaya çıkarıyor. | Open Subtitles | و يكشف هذا الوهم عن شيء أساسي في كيفية عمل الدماغ |
Eğer seçersek avutucu bir illüzyon dünyasında yaşayabiliriz. | Open Subtitles | إذا كان بإمكاننا الإختيار يمكننا العيش في عالم الوهم المريح. |
Mükemmel sayısal dizi mi kaostan çıkmış zor bir illüzyon mu? | Open Subtitles | تعاقُب الآلهة العددي أو ضَرب من الوهم لفوضى منظّمة؟ |
Bu gece size küçüklüğümüzden beri hayalini kurduğumuz... ama şu ana dek gerçekleştirmeye cesaret edemediğimiz bir illüzyon öneriyoruz. | Open Subtitles | اللية سنعرض عليكم الوهم الوحيد الذي حلمنا به و نحن أطفال لكن لم نتجرأ على تأديته لحد الآن |
İllüzyon, açıklayıcı olmak için sahnelenir bazı anlaması güç gerçekleri açığa çıkarır. | Open Subtitles | الوهم يمكن أن يمهد للبوح للكشف عن عدة صعوبات من شأنها أن توصل إلى الحقائق |
Bir illüzyon için Audrey'yi bırakacağımı mı sanıyorsun? | Open Subtitles | أنت تعتقد بأنني سوف أتخلى عن أودري مقابل بعض الوهم ؟ |
Maalesef sıradaki gösteriye illüzyon diyemeyeceğim. | Open Subtitles | و مع ذلك لا يمكنني إعتبار الخدعة القادمة على انها وهم |
Diğer bilinen illüzyonlar gibi bunun da bir illüzyon olduğunu gösterip bundan kurtulamazsınız. | TED | لا تستطيع التخلص منه بإثبات أنه وهم بنفس الطريقة اللتي يمكنك اتباعها مع الأوهام القياسية الأخرى |
Bu sadece bir illüzyon değil mi? | Open Subtitles | أليس ذلك مُجرد أوهام ؟ |
Bu da insan derisine işlenebilecek, 3 boyutlu bir illüzyon yaratıyor. | TED | وهذ يخلق وهماً بأن الصورة ثلاثية الأبعاد مما يفسح المجال بشكل جيد جدا للرسم مباشرة على الجلد البشري. |