ويكيبيديا

    "inanıyorlardı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • إعتقدوا
        
    • آمنوا
        
    • كانوا يعتقدون
        
    • يؤمنون
        
    İşkenceye maruz kaldığında bir kölenin, sadece gerçeği söyleneceğine inanıyorlardı. Open Subtitles لأنهم إعتقدوا أن العبد لا يقول الحقيقه إلا بإنتزاعها منه
    Bu nedenle bazıları evrenin ileride içine çökerek küçüleceğine inanıyorlardı. TED بعض الناس إعتقدوا أن الكون سوف يعود و ينهار في المستقبل.
    onun kendilerini kötü güçlerden koruyacağına inanıyorlardı. Open Subtitles إعتقدوا بأن حمل القوة لإحتواء الأرواح الشريرة.
    Bütün yaradılış sorularının cevaplandığı bir yer olduğuna inanıyorlardı. Open Subtitles لكن فوق كل ما عدا ذلك، آمنوا بمكان، توجد به إجابات لأسئلة الوجود تلك.
    Mavi auralara, ruhları temizlemeye ve çocukların katı disipline edilmesine inanıyorlardı. Open Subtitles لقد آمنوا بتلك الأرواح و الإنضباط للأطفال
    Mesih in yeryüzüne tekrar döneceğine inanıyorlardı, dirileceğine ve dünyayı sorunlarından arındıracağına. Open Subtitles كانوا يعتقدون ان المسيح سوف يعود من الموت و يقود العالم للخلاص
    O zamana kadar inceledikleri her hayalet olayının bilim tarafından açıklanmış olduğuna inanıyorlardı. TED كانوا يؤمنون بأن كل حالات الأشباح التي تحرّوا عنها حتى الآن فسّرها العلم.
    onun kendilerini kötü güçlerden koruyacağına inanıyorlardı. Open Subtitles إعتقدوا بأنّها منَ القوَّةَ لإحتِواء الأرُواح الشِرِّيِرَةِ
    Kısacası, bu insanlar, iyi günlerimizin geçmişte kaldığını ve kendilerinin ülkemizi yeniden, daha iyi şekillendireceklerine inanıyorlardı. Open Subtitles وبإختصار، هؤلاء الناس إعتقدوا بأن أفضل أيامنا كانت في الماضي وبأنهم أنفسهم
    20 dakika önceye kadar halkımız güvende olduklarına inanıyorlardı. Open Subtitles حتي 20 دقيقة سابقة شعبنا إعتقدوا أنهم بأمان
    Annem ve babam beni gözetmenime verdiler çünkü benim ve dünya için en doğrusunu yaptıklarına inanıyorlardı. Open Subtitles أمي وأبي أعطوني لمراقبي لأنهم إعتقدوا... أنهم كانوا يقومون بالشيئ الصحيح.. من أجلى..
    Bilim adamları bu gazların altında su ve buz okyanusları olabileceğine inanıyorlardı. Open Subtitles العلماء إعتقدوا ربما ترقد تحتها ! مُحيطــات مـن المــاء والثلـج
    Bunun ülke için iyi olacağına inanıyorlardı. Open Subtitles إعتقدوا بأنّه سيكون جيّد للبلاد.
    Naziler, Stalin ve Kızıl Ordusunu bozguna uğratmanın zor olmayacağına inanıyorlardı. Open Subtitles النازيون إعتقدوا أنّه لا يجب أن يكون صعباً هزيمة "ستالين" وجيشه الأحمر
    Onları kırılgan yapan şeyin aynı zamanda onları güzel yaptığına inanıyorlardı. TED إنهم آمنوا بأن الذى جعلهم زائدي الحساسية جعلهم على درجة من الجمال .
    Tasavvur edebilirsiniz, insan aklının bu kadar fotoğrafı işleyebileceğine inanıyorlardı çünkü önemli olan bu resimlerin nelerle ilgili olduğunu anlayabilmekti. TED وبامكانك التخيل، والشيء عن ذلك هو، أنهم آمنوا أن العقل الانساني بامكانه تحمل هذا العدد من الصور لأن الشيئ المهم هو الحصول على الشكل الكامل لما كانت عنه هذه الصور.
    İnanıyorlardı ama burada son buldular. Open Subtitles ! ْ لقد آمنوا بها حتى انتهى بهم الحال هنا
    Eğitimli elitlerin, onlar gibi mülk sahiplerini ülkeyi ve toplumu istedikleri gibi yönetmeleri için seçeceğine inanıyorlardı. Open Subtitles آمنوا بالنخبة المثقفة، والملاك الذين ...سينتخبون أمثالهم لإدارة البلاد لحكم الشعب بما يرونه مناسباً.
    Gisani'nin insanları, beyaz aslanın atalarından bir hediye olduğuna inanıyorlardı. Open Subtitles حسنا , قوم جيساني كانوا يعتقدون ان الأسد الأبيض هو هبة من الاجداد
    KGB ajanları bütün çizimleri getirdiklerine inanıyorlardı ve bilim adamları da onların getirdiği bilgileri kopyalıyorlardı. Open Subtitles اركادي بريش فيزيائي نووي سوفياتي وكلاء المخابرات السوفيتية كانوا يعتقدون أنهم جلبوا جميع الرسومات والتي قام العلماء بنسخ محتوياتها وأعادوها مرة أخرى
    Küçük, özerk takımların gücüne inanıyorlardı. TED أنهم يؤمنون بنفوذ الفرق الصغيرة المستقلة.
    Ben gençken annem ve onun jenerasyonu hayatın kader tarafından belirlendiğine inanıyorlardı. TED عندما كنت شابا أمي وجيلها كانوا يؤمنون بأن الحياة مقررة بالقدر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد