Komiser siz inançlı birisiniz. yani Tanrıya inanıyorsunuz değil mi? | Open Subtitles | أيّها النقيب، أنت شخص روحي، أقصد، أنت تؤمن بالرب، صحيح. |
Affedersiniz niye şiddetin mesajınızı iletmenin en iyi yolu olduğuna inanıyorsunuz? | Open Subtitles | بعد إذنك لماذا تؤمن بأن العنف هو السبيل الوحيد لتوصيل رسالتك؟ |
Artık biliyorum, hepimiz anlıyoruz ki siz gençler topluluk içinde uzun soluklu çalışmaya inanıyorsunuz. | Open Subtitles | الآن أعرف، جميعنا ندرك، أنكم أيها الشباب تؤمنين بالعمل على المجتمع على المدى الطويل. |
Nikotinin bağımlılık yapmadığına mı inanıyorsunuz? | Open Subtitles | بنعم أو لا.. هل تعتقدون هل تعتقدون أن النيكوتين لا يسبب الإدمان؟ |
Sen ve halkın, bu sapkın düşüncelere mi inanıyorsunuz? | Open Subtitles | أنت وأتباعك تؤمنون بهذا التجديف وهذه الحماقة؟ |
Bu şeylere inanıyorsunuz, çünkü onlar kanıtlarla doğrulanmış gerçekler. | Open Subtitles | نحن نصدق هذه الأشياء لأنها حقائق مدعومة بالأدلة. |
Bu kitapta yazan her şeye, kelimesi kelimesine inanıyorsunuz. | Open Subtitles | أنت تؤمن أن كل كلمة كتبت فى هذا الكتاب ينبغي أن تؤخذ حرفيا |
Çünkü sizde bizim gibi tek bir Allah ın kitabına inanıyorsunuz içinizdeki Allah korkusunun bizi koruyacağından emindi. | Open Subtitles | لأنك تؤمن بكتاب الله الواحد كما نؤمن لقد أرسلنا لأنه فى قلبك الله سوف يحمينا |
Tanrıya inanıyorsunuz değil mi ve İsa'nın sizin günahlarınız için öldüğüne? | Open Subtitles | تؤمن بالاله, أليس كذلك؟ بأنّ المسيح مات من أجل خطاياك؟ |
Yoksa kadınların erkeklerle aynı özgürlükleri paylaşması gerektiğine mi inanıyorsunuz? | Open Subtitles | أو تؤمن بأن للمرأة نفس القدر من الحريات التى يمتلكها الرجل؟ |
Bir şey için savaştığınıza mı inanıyorsunuz? Hayatta kalmaktan öte bir şey için mi? | Open Subtitles | هل تؤمن أنك تحارب من أجل شيئاً ما أهم من نجاتك؟ |
Bir önermeye inanıyorsunuz, P'ye, ama ben inanmıyorum. | TED | أنت تؤمنين بالاقتراح "ب" و أنا لا أصدقه. |
Bunu yaptınız ve İsa'ya, kişisel kurtarıcınız olarak inanıyorsunuz. | Open Subtitles | -عندما تؤمنين أن يسوع المسيح هو مخلصك -سأئتمنك |
Benim bir çeşit polis olduğuma inanıyorsunuz, ama bu doğru değil. Polis değilim. Hiç de olmadım. | Open Subtitles | أنتم تعتقدون بأنني شرطي، لكنّ هذا غير صحيح فأنا لستُ شرطياً ولم أكن يوماً |
Atalarımızın yolundan gitmeye mahkûm olduğumuza mı inanıyorsunuz? | Open Subtitles | هل تؤمنون بأننا مكروهون بالسير في درب أسلافنا؟ |
Dürüstçe sadece acı çekmeden yaşamanın yeterli olduğuna mı inanıyorsunuz? | Open Subtitles | أتريدنا أن نصدق أنه كافى أن تعيش بدون معاناه |
Müfettiş, niçin bombacıların bu dört kişi olduğuna inanıyorsunuz? | Open Subtitles | أيها المحقق ,أخبرنا عن سبب اعتقادك أن هؤلاء هم المفجرون؟ |
Siz, sizin inanmanızı istediği şeylere inanıyorsunuz. | Open Subtitles | أنت تصدق فقط ما يريده منك أن تصدقه |
Hatta akıl hastaları koğuşundaki bir mahkumun sözüne inanıyorsunuz. | Open Subtitles | بحيث أنكِ تصدقين كلام سجينة في مصحّة أمراض عقلية |
Ne yani, cidden bu adama mı inanıyorsunuz? | Open Subtitles | لن تصدقو جدياً هذا الرجل , آليس كذلك ؟ |
Artık bize inanıyorsunuz değil mi? | Open Subtitles | لكنّك تصدّقنا الآن، صحيح؟ |
Bana inanıyorsunuz değil mi? | Open Subtitles | تعتقدني حقا، huh؟ |
Wendy Scott-Carr'ın mı bu dedikoduların arkasında olduğuna inanıyorsunuz? | Open Subtitles | لذا أنتي تعتقدين أن ويندي سكوت-كار هي روج هذه الإشاعات؟ |
Siz ikiniz birbirinize gerçekten çok fazla inanıyorsunuz değil mi? | Open Subtitles | تؤمنان ببعضكما إيماناً كبيراً، أليس كذلك؟ |
İncil'in mucizelerinden bazılarına inanıyorsunuz örneğin bakire olarak çocuk dünyaya getirmek. | Open Subtitles | أنت تصدق ببعض معجزات العهد الجديد... . أعني ، مثل ولادة العذراء... |
Her şey doğuştan bellidir, diye mi; yoksa bir kas gibi geliştirilebilirler diye mi inanıyorsunuz? | TED | هل تعتقد أنها ثابتة كما هي منذ أن وُلدت، أم أنه يمكن تنميتها مثل العضلات؟ |