Gizli askeri amaçları olduğuna inanmışlar. | Open Subtitles | مقتنعين انها بعض التصميمات العسكرية الشريرة |
Onun için çalışan adamlar devin gerçek olduğuna inanmışlar. | Open Subtitles | و الرجال الذين عملوا له كانوا مقتنعين بأن العملاق حقيقي |
Neden onun suçlu olduğuna bu kadar inanmışlar, biliyor musunuz? | Open Subtitles | هل تعلمين لماذا هم مقتنعين انهوا مذنب؟ |
Hepsi birer süper kahramana dönüşeceklerine inanmışlar. | Open Subtitles | إنهم مقتنعون بأنهم سيتحولون إلى أبطال خارقين |
-Onlar sağ kalacaklarına inanmışlar. | Open Subtitles | هم مقتنعون بأنهم سيبقون على قيد الحياة |
Kurbanlar lanetlendiklerine öyle inanmışlar ki vücutlarındaki katekolaminler uyarılıp ritim bozukluğuna sebep olmuş. | Open Subtitles | الضحايا كانوا مقتنعين جداً انه تم لعنهم وانهم عانوا من الكم الهائل من الكاتيكولامينات التي تسبب اضطراب القلب * Catecholamines: |
Dick'in uzaylı olduğuna inanmışlar. | Open Subtitles | "يبدو انهم مقتنعين ان "ديك كائن فضائي |