Dün karın panik içinde bize geldi ve ineğinin öldüğünü söyledi. | Open Subtitles | بالأمس ، جاءت زوجتك إلينا في ذعر وقالت إن بقرتك ماتت. |
İneğinin kaçtığı doğru. | Open Subtitles | هذا صحيح ، بقرتك لم تهرب. |
Hassan buna inanmaz. İneğinin asla kaçmayacağını biliyor. | Open Subtitles | (حسن) لن يصدق هذا، لأنه يعلم أن بقرته لن تهرب. |
- İneğinin öldüğünü söylediler mi? | Open Subtitles | ـ هل أخبروه أن بقرته ماتت؟ |
Bu deniz ineğinin hareketlerinden elde edilecek bilgi gelecekteki ilerlemeden... körfezin hangi bölgesinin korunmaya ihtiyacı olduğunun belirlenmesine yardımcı olacak. | Open Subtitles | المعلومات حول تحركات هذا الأطوم ستساعد على تحديد في أي منطقة في الخليج تحتاج للحماية من التطورات المستقبلية |
Bir grup remora, deniz ineğinin üstüne tutunmaya çalışıyor fakat beleşçilere tahammül göstermiyor. | Open Subtitles | مجموعة من الـ(ريمورا) يحاولون أخذ جولة بواسطة هذا الأطوم لكنه لا يتحمل تعلقهم عليه |
İneğinin hatırı için! | Open Subtitles | من أجل بقرتك |
Hassan'a ineğinin öldüğünü söyleyeceksin, değil mi? | Open Subtitles | هل ستخبر (حسن) أن بقرته ماتت كعادتك؟ |