Eğer İngilizler o fotoğrafları meydana çıkarmasaydı binlerce insan ölebilirdi. | Open Subtitles | لو لم يكتشف البريطانيين ذلك المصور لمات الآلاف من الناس |
Rusların, İngilizler'le bize nasıl şüpheyle baktığını biliyorsun, değil mi? . | Open Subtitles | الأ تدرك كيف أصبح الروس متشككين فى البريطانيين وفينا ؟ |
İngilizler her ne kadar Singapur'un ele geçirilemez bir yer olduğunu düşünse de denizden yapılacak saldırıları gözardı etmemişlerdi. | Open Subtitles | سنغافوره كانت فى إعتقاد البريطانيين منيعه لا تُخترق لكنهم كانوا يعتقدون أن الهجوم أن جـاء سـيـأتـى مـن الـبـحـر |
Buraya onlar için savaşmaya gelmedik! Eve gidiyoruz! İngilizler çok fazla. | Open Subtitles | لم نأتي هنا لنقاتل لأجلهم البيت ، إن الإنجليز كثيرون جدا |
Bize ilk 6 yaşındayken geldi çünkü ingilizler onu öldürmek istiyorlardı. | Open Subtitles | لقد أتتْ إلينا أولاً وعمرها ست سنوات لأن الإنجليز أرادوا قتلها |
İngilizler'i kendilerini yarı yolda bırakmakla suçluyorlardı. | Open Subtitles | لكنهم أدعوا فيما بعد أن القوات الأنجليزيه خذلتهم |
İngilizler hala korku içindeydi, sadece işgal korkusu da değil, aynı zamanda içerdeki düşman korkusu da. | Open Subtitles | مازال الخوف يخيم على البريطانيين ليس فقط بسبب أحتمالات الأجتياح الخارجى بل أيضاً من أحتمالات أختراق الجبهه الداخليه |
"İngilizler asla, şapka takmayan birine oy vermezler." dedi. | Open Subtitles | وقال أن البريطانيين لن يصوتوا أبداً لصالح رجل لا يرتدى قبعه |
Zannederim İngilizler savaşın asıl yükünün Amerikalıların omuzlarında olduğunu anlamakta geciktiler. | Open Subtitles | أعتقد أن البريطانيين قد استوعبوا ببطء فكرة أن العبء الأكبر من الحرب فى أوروبا كان ملقى على عاتق الأمريكيين |
İtalya'nın çöküşü ümidiyle, İngilizler ana karaya saldırma niyetindeydi. | Open Subtitles | مـع تـوقعهم لأنـهيـار إيـطالـى مبـكـر، أجـمـع البريطانيين على وجوب مهاجمة البر الرئيسى |
İngilizler tekrardan köşeye sıkıştırılmış ve hezimete uğratılmıştı. | Open Subtitles | فقد البريطانيين قدرتهم على المناوره ومواصلة القتال مرة أخرى |
Şimdi İngilizler, Japonları ele geçirdikleri tepenin arkasına itmek için uğraşıyorlardı... ve sürekli bir topçu düellosu devam ediyordu. | Open Subtitles | على البريطانيين الأن أن يكافحوا لأخراج اليابانيين من النتوءات الجبليه التى إحتلوها فى ظل أستمرار المدفعيه اليابانيه فى قصفهم |
Bekleyip yarın gece gitmek isterdim, ama İngilizler bekleyemez. | Open Subtitles | أنا أفضل الإنتظار و الذهاب غدا ليلا و لكن البريطانيين لن يستطيعوا الصمود |
İngilizler bu traşlı yüzleri görünce utanacaktır. | Open Subtitles | سيشعر البريطانيين بالخزي عند رؤية تلك الوجوه المحلوقة |
İngilizler'de onlardan yığınla var. Bizimkinin tek bildiği atıp tutmak. | Open Subtitles | البريطانيين لديهم العديد منها التبجح هو كل ما يجيده |
İngilizler hata yapmayı bıraktı. | Open Subtitles | البريطانيين لم يتوقفوا عن إرتكاب الأخطاء |
Karım annemle birlikte kalırken, sırf İngilizler gözü dönmüş bir meczup olduğumu düşündüğü için seninle burada kalmam yazılmış kaderimde. | Open Subtitles | وقدَري هو أن يكون لدي زوجةً تعيش مع والدتي بينما أنام هنا معكم بسبب أن الإنجليز يظنون أنني مجنون يهذي |
ve Ingilizler Cromwell'i kurdu ve simdilerdeki cumhuriyetçilere benzemeyen bir grup cumhuriyetçiyi yarattı. | TED | وعين الإنجليز كرومويل وعددا من الجمهوريين أو أيا كان، ليس ذلك النوع من الجمهوريين الذي كان لدينا. |
İngilizler bundan etkilenmeyeceklerini sandılar çünkü imparatorluk boyunca seyahat ediyorlardı. | TED | اعتقد الإنجليز أن لديهم المناعة ضده لأن كل أسفارهم كانت بداخل حدود الإمبراطورية وما إلى ذلك. |
Gelgelelim biz saldırırken İngilizler'in de Dunkirk'e çekildiği haberini aldık. | Open Subtitles | ...و فجأه و بدون أى أنذار وجدنا أنفسنا امام حقيقة أن ( القوات الأنجليزيه تنسحب صوب ( دنكرك |