ويكيبيديا

    "internet'in" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الإنترنت
        
    Internet'in varolma nedeni, kedi videosu paylaşmaktır diye bayat bir şaka vardır. TED هناك مزحة قديمة تقول أن الإنترنت موجود ليسمح بمشاركة مقاطع فيديو للقطط.
    Bu artış, İnternet'in kullanılmaya başlanmasıyla da son bulmadı. Kütüphane görevlilerini bitiren, web ve arama motorlarının ortaya çıkışı oldu. TED حتى دخل الإنترنت في اللعبة كذلك مواقع الويب و محركات البحث دخلا في اللعبة فقلت الحاجة لأمناء المكتبات
    İşte İnternet'in fikirlerinden doğan yeni bir nakliye ağı için yeni bir fikir. TED إذاً فنحن هاهنا: فكرة جديدة عن شبكة نقل المعتمدة على أفكار مستوحاة من الإنترنت.
    Siyasal sistemimiz dönüştürülebilir ama devirerek, ya da tahrip ederek değil onun yerine İnternet'in şimdi bize sağladığı yeni araçlarla bağlantılar kurularak yapılabilir TED يمكن تغيير نظامنا السياسي ليس بتدميره وتخريبه بل بتجهيزه بالأدوات التي يؤمنها الإنترنت اليوم
    Internet'in, yaşlı adamların girmeye kork tuğu kuytu köşelerindeler. TED ما تزال موجودة. إنها قابعة في زوايا الإنترنت حيث يخشى كبار السن الاقتراب منها.
    Telefonunuz, İnternet'in sürtüğü değil. TED إن هاتفك ليس شرطية النادي الليلي تقف على باب الإنترنت.
    Bir süre önce Berg adında bir tasarım ajansıyla ekranlar olmadan İnternet'in nasıl gözükeceği konusunda bir işte çalıştım. TED قبل فترة قصيرة، توجب علي العمل مع وكالة التصاميم بيرغ. على عملية استطلاع كيف يبدو الإنترنت حقا من غير الشاشات.
    Daha derin bir düzeyde ise Internet'in varlığını Avusturyalı bir fizikçi ile onun hayali kedisine borçluyuz. TED ومع ذلك، على مستوى شديد العمق، يرجع الفضل في وجود الإنترنت إلى عالم فيزياء نمساوي وقطته الخيالية.
    Çok daha yakın zamandaysa, İnternet'in ortaya çıkışı da dünyaya, toplumun iyileştirilmesi için kamunun ve özel sektörün birlikte çalışabileceğini kanıtladı. TED وفي الآونة الأخيرة بالطبع، أثبت ظهور الإنترنت للعالم أنه بإمكان كلّ من القطاعين الخاص والعام العمل معا لتحسين المجتمع.
    Ama aslında trendin tam ters yönde olduğunu ve İnternet'in buna destek verdiğini gösterecek üç örnek vereceğim sizlere. TED لكني أريد أن أعطيكم ثلاثة أمثلة لأحاول أن أقول أن خط الإتجاه في الواقع هو إتجاه آخر وأن الإنترنت تساعد بجانبه.
    O kadar sıradışıydı ki, İnternet'in işleyip işlemeyeceğinin net olmadığı söylenmişti. TED لذا فمن غير الطبيعي، في الواقع أنه قيل أنه ليس من الواضح مقدرة الإنترنت على العمل.
    Neredeyse Internet'in çektiği bir acı vardı Open Subtitles إنّهُ على الأغلب كأنَّ الإنترنت تعطي ألماً فعلياً.
    İnternet'in o adamı maskeli bir kahramanmış gibi gösterdiğine eminim. Open Subtitles بالتأكيد، أعتقد بأنه على الإنترنت يبدو وكأنه بطل ما.
    Hacker'lar, Internet'in gizemli operatörleri. Open Subtitles قراصنة الحواسيب، عاملين الإنترنت السريين.
    İnternet'in en parlak ışıklarından birine sevenleri son bir veda etmekte. Open Subtitles ‫حيث يودّع أحباب هارون و رفاقه واحدًا من أسطع أضواء الإنترنت
    Çünkü İnternet'in hafızası sonsuzdur. TED لأن ذاكرة الإنترنت تدوم إلى الأبد.
    Öncelikle, hepiniz zaman zaman kendine sorduğu, ama ancak son zamanlarda İnternet'in yükselişi ile cevabını alabildiğimiz bir soru sormak istiyorum: Paten kayan bir denizkızı fotoğrafını nereden bulabilirim? TED إذاً سأبدأ بمحاولة الإجابة على سؤال أعرف أن كل منكم ربما سأل نفسه في نقطة ما أو غيره والذي بنيت الإنترنت خصيصاً لتجيب عليه، الذي هو، أين يمكن أن أجد صور لتزلج حورية البحر؟
    Bir numaralı örnek: İnternet'in kendisi TED إذاً المثال رقم واحد: الإنترنت نفسها.
    İnternet'in ne kadar tehlikeli olduğunu anlamıyorsun galiba. Open Subtitles يبدو أنّك لم تفهمي خطورة الإنترنت
    Aaron'ın neslinin maruz kaldığı sıkıntı ise bu antik telif sistemi ve inşa ettiğimiz bu muhteşem şey, İnternet'in çarpışmasıydı. Open Subtitles ‫ما شهده جيل هارون كان التعارض بين نظام حقوق الطّبع العتيق ذاك ‫و هذا الشيء الجديد المذهل الذي كنّا نحاول بناءه: الإنترنت و الوِب

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد